Beispiele für die Verwendung von "olmadığını" im Türkischen

<>
Charles'ın olay anında başka bir yerde olmadığını nereden biliyorsun? Откуда ты знаешь, что у Чарльза нет алиби?
Wallace, onun son üç aydır burada olmadığını biliyor. Уоллес знает, что его не было три месяца.
Bilmiyorum ki, çünkü bununla ilgili bir sorunun olmadığını söylemiştin. Не знаю, ты же сказал, что не против.
Şerif Forbes tam bir şüphelinin bile olmadığını söyledi. Шериф Форбс сказала, что нет даже подозрений.
Yerel polisin kaydında Alex ile ilgili bir şey olmadığını varsayıyorum. Предполагаю, нет никаких упоминаний Алекс - между местной полицией?
Sen de beni yanına oturtup onun bir oyuncak olmadığını söylemiştin. Ты посадил меня и сказал, что это не игрушка.
Merkez, neden aramızda bu tarz şeyleri önleyebileceğimiz bir ilişki olmadığını soruyor bana. Центр хочет знать, почему у нас нет взаимосвязи, предохраняющей от случившегося.
Olup olmadığını görmek Herhangi bir büyük kamyon oto tamirhanesinde yakın bu maç... Проверь, не было ли больших грузовиков возле автомастерской, которые связаны...
Bir ressam olarak resmin her zaman büyük olmadığını ama küçük detayların etkileyici bir biçimde hikâyeyi anlattığını öğrendim. Как художник, я понял, что не большая картина, а мелкие детали создают основной эффект.
Sen her zaman sadakatten daha önemli bir şey olmadığını söylerdin. Ты же всегда говорил, что нет ничего важнее верности.
Geçen sefer yaptıkları gibi onu bir yatağa bağlayıp hiç umut olmadığını söylemeleri için mi? Как в прошлый раз - привяжут к кровати и скажут, что надежды нет?
Wallace son üç aydır, buralarda olmadığını biliyor değil mi? Уоллес же знает, что тебя не было три месяца?
Küçük adam, hırsızlar arasında onur olmadığını unutmuş. Мелкий забыл, что у воров нет чести.
Bu da yara içinde neden herhangi bir parça olmadığını açıklayabilir. Это может объяснить, почему в ране не было снаряда.
Bir varis doğurana kadar oradaki durumunun sağlam olmadığını unutma. Помни, пока нет наследника твоё положение очень неустойчиво.
Tom'un neden bugün okulda olmadığını biliyor musun? Ты знаешь, почему Тома не было сегодня в школе?
En sonunda, teşekkürler, beni aşağılamayan biri onun burada olmadığını fark etti. Спасибо тебе. Тот, кто меня не оскорбляет заметил, что его нет.
Bir önseziyle, yakın zamanda çalınmış veya terkedilmiş model bir Pontiac Tempest hakkında bilgi olup olmadığını kontrol ettim. Я решил самостоятельно проверить, не было ли в последнее время угона "Понтиака" '63 Tempest.
Çünkü kadın, onun kalbinde hiç sevgi olmadığını görmüş. Волшебница увидела, что в его сердце нет любви.
Bu durum, gizemli kadın kurbanımızın da neden resmi davetli olmadığını açıklar. Это объясняет, почему нашей загадочной жертвы также не было в списке.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.