Beispiele für die Verwendung von "ondan hiç bahsetmedin" im Türkischen

<>
Gerçekten, ondan hiç hoşlanmıyorum. Он точно мне не нравится.
Ondan hiç bir şey saklayamazsınız. От него ничего не скроешь.
Ama Audrey'i yakaladıklarından beri, ondan hiç ses çıkmadı. Но после задержания Одри не было ни одного звонка.
Bütün katlara baktım, ondan hiç iz yok. Я проверил каждый этаж, её нигде нет.
Kim? Daha sonra da tahminimce bir daha ondan hiç haber alamazsınız. А потом я думаю, вы никогда больше о нем не услышите.
Altı ay boyunca ondan hiç haber alamadım. Я полгода не могла с ней связаться.
O zamandan beri ondan hiç haber alamadık. С тех пор от него нет известий.
Yani olanlardan sonra ondan hiç haber alamadın. Значит, после разрыва, никаких новостей...
Ondan daha önce hiç şüphe etmedim. Никогда в нем раньше не сомневался.
Afgan büyümek babanın seni hiç bir sebep yokken sabah'da uyandırmasıdır, çünkü hayatta tembelliğe yer yok. Папа поднимает вас с постели в шесть утра в выходной без всякого повода, просто потому что вам никогда нельзя лениться.
Ondan bahsetmeyeli çok uzun zaman oldu. Давно мы о нём не говорили.
Dur bir dakika, neden bana bundan bahsetmedin? Стоп, почему ты мне этого не сказал?
Afgan çocuklar genellikle evlenene kadar aileleriyle yaşar ve ailenin en büyük üyelerinin tüm ev halkı üzerindeki otoritesi hiç şüphe götürmez. Молодежь Афганистана обычно живет со своими родителями до свадьбы, и авторитет старших в доме никогда не ставится под сомнение.
Kuş beyinli, üşütmüşüm de ondan! Идиот, потому что я простыл!
Ve bu olanlardan Halı Kralı'na bahsetmedin mi? И не говорила об этом королю ковров?
Afgan aileleri çocuklarından hep en iyiyi beklerler ve mesele, çocuklarına bir yerlerde bir başkasının daha iyi şeyler yaptığını söylemeye gelince hiç bir şansı kaçırmazlar. Афганские родители очень требовательны по отношению к своим детям и никогда не упускают случая, чтобы напомнить им: всегда есть кто - то, кто преуспел больше.
Benim için önemlisin de ondan. Потому что ты мне важен.
Ve bundan tek kelime bile bahsetmedin. А ты ни слова не сказал.
"Affedersiniz, bayım. - Hamilelik denen şeyi hiç yaşamadınız, bu yüzden görüş belirtmeye hakkınız yok". - yaşlarında bir kadın, yaşındaki bir adama. "Простите, но вы никогда не были беременным, так что у вас нет права высказывать свое ценное мнение", - сорокалетняя женщина - летнему мужчине.
Gayet mümkün bir olasılık da ondan. Потому что есть чертовски хорошая вероятность.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.