Beispiele für die Verwendung von "söylemişti" im Türkischen mit Übersetzung "сказал"

<>
Bayan Toms, ölen kocanız size ne söylemişti? Миссис Томас, что сказал вам ваш муж?
Hem de bu şarkının en iyi versiyonu olduğunu söylemişti. Он сказал, что это было лучшее исполнение песни.
bana CTE durumunun kontrol atlında olduğunu söylemişti. Гордон сказал, что болезнь под контролем.
Tamam, Dr. Hamza bunu tetikleyen bir şey olduğunu söylemişti. Ладно. Доктор Хамза сказал, что утром ее что-то спровоцировало.
Bir öğretmen bir keresinde bana, yeniden keşfin metresi olduğumu söylemişti... Учитель однажды сказал мне, что я люблю придумывать себя заново.
Bir defasında bir adam bana bu ülkede her şeyin satılık olduğunu söylemişti. Кое-кто мне сказал, что в этой стране все делается за деньги.
Steve geçen gün Brown ile birlikte onu görmeye gideceklerini söylemişti. Стив сказал, что они с Браун собираются к ней.
Bay Allan da "Babil'e tekrar adım atabilmek için cesedini çiğnemem gerektiğini söylemişti. Мистер Аллан сказал, что пустит меня на Вавилон только через его труп.
Dr. Keating bu işin uzun zamandır devam ettiğini söylemişti. Доктор Китинг сказал, что это продолжается уже давно.
Bir de Victor seni eve yolladıklarını söylemişti? Виктор сказал, что тебя отправили домой.
Walker bunu bana dört saat önce söylemişti. Уокер сказал мне про самолет часа назад.
Ve doktorum bana sarı kantaron kullanmamı söylemişti. И мой доктор сказал мне пить зверобой.
Vincent her şeyin sonuçlarına katlanmaya ve cezasını çekmeye hazır olduğunu söylemişti. Винсент сказал, что готов столкнуться с последствиями, принять приговор.
Kino kaydında, Eli Volker'ın bu yüzden öldüğünü söylemişti. На записи Кино Илай сказал, что Волкер умер.
Karla işinde iyi olduğunu dikkat etmemiz gerekenin sen olduğunu söylemişti. Карла сказал, ты хорош, и тебя нужно остерегаться.
Barbie onu bu civara gömdüğünü söylemişti, fakat hiç mezar yok. Барби сказал, что закопал её здесь, но могилы нет.
Rafe Tong kurbanın sarışın bir kadın aradığını söylemişti değil mi? Рейфа Тонг сказал, наша жертва искал блондинку, так?
Frey onu sadece "Matty" olarak tanıdığını söylemişti. Фрей сказал, что знал его только как Мэтти.
Bir müşteri tam burda, kiloluk ördek balığı yakaladığını söylemişti. Один клиент сказал, что поймал здесь щуку на килограмма.
Gerçi zaten müteahhit tüm alt katı sel bastığını söylemişti. Хотя подрядчик сказал, что весь нижний этаж затоплен.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.