Sentence examples of "kişinin" in Turkish

<>
Seni arayan kişinin gerçekten bir şeyler bildiğine emin misin? Ты уверен, что этот человек действительно всё знает?
Alarm verirsek, sadece panik binlerce kişinin ölümüne yol açabilir. Если объявим тревогу, то в панике погибнут тысячи людей.
kişinin öldüğü doğrulandı ve bir tanesinin kimliği tespit edildi. Жертвами взрыва стали человека и одну из них опознали.
Evveli, hırsızları yakalayan kişinin sen olduğunu duydum. Мне доложили, что именно ты поймал воров.
Tıpkı o kapının ardındaki kişinin onun için çok özel olduğunu biliyormuş gibi... Как будто она знала что кто-то очень особенный находися за этой дверью.
Bir kişinin hayatı, geleceği, binlerce seçimin her birine bağlıdır. Жизнь личности, ее будущее, состоит из тысяч моментов выбора.
"O" nun istediği bir kişinin ismi bu kızdan daha önemli. Назови одного человека, которого он хочет больше, чем эту девушку.
Şu doktor, Enys, öldürmem gereken kişinin o olduğunu sanıyorum. Тот доктор, Энис, вот кого я должен был убить.
Bence ihtiyacımız olan kişinin bize sunacak bir şeyleri olmalı, tıpkı Mark Herman gibi. Нам нужен такой, кому есть что предложить, например, Марк Херман,.
36,000 feet yükseklikte uçarken kusmukla sırılsıklam olmak mı. Yoksa o kadar kişinin beni bu halde görmesi miydi. Что я облилась мерзкой жижей на высоте тысяч футов, или что людям понравилось видеть меня такой.
Sana çok az kişinin görme şerefine eriştiği bir şey göstereceğim. Я покажу тебе то, что видели очень не многие.
Bütün kabile, bir kişinin topladığından daha çok meyve toplar. Всё племя может собрать больше фруктов, чем один человек.
Bir erişim fonksiyonu olsa da, artık bu bir kişinin rüyası değil. Даже с контролем доступа, этот сон больше не принадлежит кому-то одному.
Romeo, yerine geçecek kişinin silah ve kokain nakliyatının bozulmadığından emin olacak birisi olduğundan emin olacak. И Ромео проследит, чтобы тот, кто тебя заменит, не тронул пушки и наркоту.
Şu anda o kişinin nasıl olduğuyla ilgilenmiyorum, ama o kişinin anısına muazzam bir ilgi duyuyorum. Я не так чтобы интересуюсь этим человеком сейчас, но мне очень интересны воспоминания о нем.
Uzun süre önce, sadece bir kişinin bildiği bir şeyin sır niteliği taşıdığını öğrendim. Я давно поняла, что секрет, известный только одному человеку, остается секретом.
kişinin ölümünden ve ortadan kaybolmasından doğrudan sorumlu. Напрямую ответственен за смерть и исчезновение человек.
Bu uğurda kaç kişinin daha ölmesi gerekiyor? Сколько еще людей должно умереть за это?
Sevdiğiniz bir kişinin ölmesi olasılığıyla yüzleşmek çok travmatik olabilir. Переживание перспективы смерти близкого человека может быть очень угнетающим.
Bu komplo teorisine inandığınızı, Bayan Barnes'ın o açık fotoğraflarını alan kişinin siz olduğunu söylüyor. Что вы верите в эту теорию заговора. Что именно вы получили откровенные фото мисс Барнс.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.