Ejemplos del uso de "hayatını tehlikeye attın" en turco

<>
Gus'ın hayatını tehlikeye attın. Ты рисковал жизнью Гаса..
Onların hayatını tehlikeye attın. Ты подвергла их опасности.
Onun anahtarlarını getirmek için hayatını tehlikeye attın. Ты рискнул жизнью, чтобы принести ключи.
Bize ihanet ettin, insanların hayatını tehlikeye attın hatta Hannah'yı. Предать нас, рискуя столькими жизнями, включая жизнь Ханны.
Andrew'un hayatını tehlikeye attın. Ты подверг Эндрю опасности.
Gerçekte ne olduğunu saklamak için bu kadar çaba gösterdikten sonra neden kendini tehlikeye attın? Таких стараний скрыть, что вы на самом деле почему же вы сделали это?
Burada geçirdiği her saniye hayatını tehlikeye atıyor. Каждую секунду здесь он рискует собственной жизнью.
Kendini koruyabilmek için Amber'i tehlikeye attın. Чтобы защитить себя и подставить Эмбер.
Kendi hayatını tehlikeye atarak bu teşkilat ve bu ulus için çok önemli şeyler yaptığını. Ты сделала нечто важное для Агентства и для страны, подвергая себя огромному риску.
bin dolar için hayatımızı tehlikeye attın. Ты рискнул нашими шкурами ради тысяч.
Bir insanın hayatını tehlikeye atması kolay değil özellikle de nedeni iyi bilmiyorsa. Не так просто рисковать жизнью, не понимая, зачем это нужно.
Kız kardeşini tehlikeye attın... Ты подверг сестру опасности...
Ve bir bebeğin hayatını tehlikeye atıyorsun, bunu yaparken... А ты подвергаешь его жизнь опасности, пока ты...
Ne olursa olsun Rusları üzerimize sen getirdin. Tüm personelimi tehlikeye attın! Вы навели на нас русских и подвергли опасности всю мою команду.
Onun hayatını tehlikeye atmak kolay, değil mi? Гораздо легче подставить её задницу, чем свою?
Hayatını, konumunu, her şeyini tehlikeye attın. Ты рисковал своей жизнью, положением, всем.
Sadece sekiz masum insanın hayatını tehlikeye attınız. Вы подвергли опасности жизни восьми невинных людей.
Tıbbi kayıtları tahrif ettin, hastanenin itibarını tehlikeye attın. Ты подделал медицинские записи, рисковал испортить репутацию больницы.
Sırf beni manipüle edebilmek için oğlumun hayatını tehlikeye attı. Она рисковала жизнью моего сына, чтобы манипулировать мной.
adamlarımın canını tehlikeye attın. Рисковать жизнью моих подчиненных.
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.