Sentence examples of "не моё дело" in Russian

<>
Моё дело - закон, аборты находятся вне закона. Benim işim kanunları korumak ve kürtaj yaptırmak da yasadışıdır.
Это моё дело, Гай. Bu benim işim, Guy.
Это моё дело и моя жизнь. Bu benim işim, benim hayatım.
Он возбудил дело в центральном управлении полиции после получения многочисленных сообщений ненависти в Интернете и угроз убийством. İnternet üzerinden birçok nefret mesajları ve ölüm tehditleri aldıktan sonra emniyet müdürlüğünde dava açtı.
Мои мальчики - это моё главное обязательство и, пока они не уедут учиться в университет в следующем году или около того, мой мир будет определяться их потребностями. Oğullarım benim sorumluluğumda ta ki önümüzdeki yıl üniversiteye gidene kadar ve böylece onların ihtiyaçlarına göre benim dünyam şekillenecek.
Сенатор Винтерс немедленно хочет встретиться с Бутом в Капитолии, обсудить дело. Senatör Winters Capitol Hill'de en kısa sürede Booth'la dava hakkında konuşmak istiyor.
Это моё настоящее тело. Bu benim gerçek bedenim.
Почему это дело доверили нам, Скалли? Bu davayı bize kim gönderdi, Scully?
Мне неведомо моё прошлое, как вы знаете. Siz de biliyorsunuz ki geçmişim benim için muamma.
Этого тебе достаточно, чтобы открыть дело? Bir dosya açman için bu yeterli mi?
Моё дело имеет приоритет. Benim davamın önceliği var.
Значит, она пересмотрит дело из-за той записи? Trafik videosuna dayalı olarak davayı gözden geçirtecek mi?
Моё будущее лежит здесь. Benim geleceğim o yatakta.
Знаешь, не всегда все дело в доме, машинах. Olay her zaman arabalar, evler, lüks eşyalar değil.
Если вас это утешит, моё среднее имя - Генриетта. Kendini iyi hissetmeni sağlayacaksa, benim de göbek adım Henrietta.
И когда случилась та авария, они вели дело. O araba kazası da bir dava üstünde çalışırlarken oldu.
Они открыли счёт на моё имя. Benim adıma açılmış bir hesap kullandılar.
Не заводись, дело в том, что наш разрыв еще не закончен. Tamam. Şimdi çıldırma, ama şu ayrılma olayı bir bakıma halâ devam ediyor.
Моё прошлое и будущее - в этих грудах. Benim tüm geçmişim ve geleceğim bu yığınlarda yatıyor.
Они знают, что дело хлипкое. Bu davanın zayıflığını bildikleri anlamına gelir.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.