Sentence examples of "упускаешь главное" in Russian

<>
Ты упускаешь главное, дорогая. İşin iyi tarafını kaçırıyorsun hayatım.
Самое главное, что участники остаются увлечены развитием своих персональных проектов. En önemlisi, katılımcılar projelerini kendi bağlılıkları ile sağlamlaştırdılar.
Ты упускаешь суть, Ник. Esas noktayı atlıyorsun, Nick.
Но самое главное, что сегодня у нас родится ребеночек. Taş kesildim. İyi haber şu ki bugün bir bebeğimiz olacak.
Ты упускаешь некоторые вещи и это серьезно. Gözünden kaçırdığın bazı şeyler var. Ciddi şeyler.
А в своде указана "свобода от преследования", как главное обязательство колледжа. Ve el kitabında da "zulümden gelen özgürlük" bu okulun ana ilkesidir yazıyor.
Да, но ты упускаешь возможность. Evet, ama bir fırsatı kaçırıyorsun.
Мордашка, что самое главное в хорошо продуманном плане? Face, muhteşem bir planın en önemli özelliği nedir?
Ты упускаешь самый красивый закат. En güzel gün batımını kaçırıyorsun.
Главное, ничего не говорить, пока не появится твой адвокат. Asıl önemli olan şey, avukatın gelene dek bir şey söylememen.
Ты упускаешь кое-что очень важное! Büyük bir farkı gözden kaçırıyorsun!
Чего бы это ни стоило. Главное - добраться туда. Oraya gittiğimiz sürece gitmemiz için ne gerekiyorsa fark etmez.
Ты упускаешь суть дела. Önemli bir noktayı kaçırıyorsun.
А главное, что минеральный композит на процентов свинец, нулевое проникновение электромагнитных волн. En iyi kısmı da, mineral alaşımları yüzde önde, sıfır EM girişi var.
Ты упускаешь все цветы. Bütün çiçekleri gözden kaçırıyorsun.
Самое главное - реакция на одежду. Esas önemli olan kıyafetlere vericeği tepki.
Что если есть что-то получше, что ты упускаешь? Peki ya gözden kaçırdığın daha güzel bir şey varsa?
Главное то, что мы остаемся вместе, решая единую задачу - выжить. Bu birliktelikte önemli olan, bir tek gaye için çalışıyoruz; hayatta kalmak.
Ты упускаешь суть, Стивен. Olayın özünü kaçırıyorsun, Steven.
Два предложения, одно главное, второе незначительное, и символ "поэтому" становится подсказкой. Biri ana biri tâlî olmak üzere iki önerme ve arada ipucu olarak "öyleyse" kullanılıyor.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.