Sentence examples of "условия сделки" in Russian

<>
Давай будем соблюдать условия сделки, Джонс. Sadece anlaşmaya bağlı kalalım. O bir katil.
Но мне нужно подтверждение, что ты принял условия сделки. Ama önce teklifimi kabul ettiğine dair bir işarete ihtiyacım var.
Каковы были условия сделки? Bu anlaşmanın şartları nelerdi?
Эти наркокартели довольно изобретательны с продавцами, которые не выполняют условия сделки. Bu karteller anlaşmanın sonucunu belli etmeyen dağıtıcılarla bir olunca çok yaratıcı olurlar.
торговец, пытающийся получить лучшие условия сделки. en iyi alışverişi yapmaya çalışan bir tüccar.
Лига выберет покупателя, установит условия сделки. Alıcıyı lig seçer, anlaşmayı lig ayarlar.
Вон не будет соблюдать условия любой нашей сделки. Vaughn, yapacağımız hiçbir anlaşmanın şartlarını yerine getirmez.
Одно из условий сделки - назвать имя сообщника. Anlaşmanın bir parçası da suç ortağının adını vermesiydi.
Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров. Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı.
На этой улице все сделки заканчиваются к закату. Bu sokakta pazarlık, güneşin batışıyla sona erer.
Когда он и его мать прибыли в лагерь, условия были не намного лучше. Annesiyle birlikte kampa vardıklarında da kamp şartları yoldaki şartlardan pek de farklı değildi.
У Джинни сомнения по поводу этой новой сделки. John, Gene'in yeni teklif hakında kuşkuları var.
Потому что он ставит собственные условия? Kendi şartlarını kendi koyuyor diye mi?
Быть твоей личной бандой палачей не было частью сделки. Senin kişisel linç güruhun olmak anlaşmanın bir parçası değildi.
Хорошо, значит, условия приемлемы. Güzel. İyi, şartlar kabul edilebilir.
А какие сделки ты заключаешь каждый день? Sizler ne tip anlaşmalar yapıyorsunuz her gün?
Это меняет условия игры. Bu değişikliğe sebep olacak.
Стэнли не хочет ехать на заключение сделки. Stanley, benimle bir satış görüşmesine gelmiyor.
Условия договора были предельно ясными. Anlaşmamızın şartları epey açıktı bence.
Расскажите мне о слухах касательно вашей сделки с Петровым в Бранденбурге. Dedikodulara ne diyorsun? Petrov ile Brandenburg'da olan anlaşma ile ilgili.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.