Sentence examples of "Çocukların yarısı" in Turkish

<>
Esmeralda, buradaki çocukların yarısı yeni. Эсмеральда, половина класса - новенькие.
Kayıp çocukların yarısı akrabaları tarafından kaçırılmıştır. Половина всех пропавших детей похищается родственниками.
Çocukların yarısı Korby'den hoşlanırdı. Половине ребят Корби нравился.
Ama o, bana katlanamıyor, oradaki çocukların yarısı da aynı. но он меня терпеть не может, как и половина команды.
Bu kız çocuklarının neredeyse yarısı günde topu topu - Taka ($5- $ 5) kazanıyor. Почти половина этих девочек получают мизерную ежедневную зарплату в - бангладешских так ($ 5- $5).
Çocukların bu etkinlikteki tek fırsatları zihnen uyarılmak ve gelişmek değil, aynı zamanda fikir alışverişinde bulunup sentezlemek, farklı ırklardan, cinsiyetlerden, geçmişten, ekonomik sınıflardan ve dini inançlardan çocuklarla deneyimlerini paylaşmak ve birbirleriyle etkileşime geçmektir. Возможность детей участвовать в этой деятельности - для них это не только умственный стимул, но и шанс общаться, обмениваться идеями, делиться опытом и взаимодействовать между собой, с людьми разных рас, пола, происхождения, экономического статуса и религиозных убеждений.
Soruşturma salonunda bekleyenlerin yarısı "Muhammed" çağrısında ellerini kaldırdığı tabi ki sırf bir tesadüftür. Это чистая случайность, что половина из тех, кто ждал свою очередь в зале специального досмотра, подняла руки, когда следователь позвал "Мухаммеда".
Çocukların uyandığında yanlarında ol. Проведи утро с детьми.
Resmi istihdam sayısı her yıl artarken, Tacikistan'ın sanayisinin büyük kısmı durgun ve çalışma yaşında olan erkeklerin yarısı Rusya'da iş arıyor. Несмотря на то, что официальные данные о занятости с каждым годом растут, большая часть предприятий Таджикистана не функционирует и половина достигших трудоспособного возраста мужчин в Таджикистане ищет работу в России.
Çocukların nasıl olduğunu öğrenmek için aradım. Звоню узнать, как там ребята.
Ben de yarısı şimdi, yarısı iş bittikten sonra demiştim. А я сказал: половина сейчас, половина после окончания.
Çocukların egzersize ihtiyacı var. Детям нужно посетить занятия.
Hayır, dostum, adamlar gece yarısı çıkış yaptılar. Нет, не выйдет, ребята выехали посреди ночи.
Çocukların suratını görmedin mi? Ты видела лица детей?
Gece yarısı dışarı çıkıyorsunuz. Вы уходите посреди ночи.
Ben çocukların üzerini örterim. Пойду детей уложу спать.
Yarısı kadar bile kötü değil. Даже и наполовину не плохо.
Çocukların karnını doyurmam gerekiyor. Мне нужно кормить детей.
Neredeyse gece yarısı oldu efendim. Уже почти полночь, сэр.
Yaşça büyük çocukların bazılarını burada tutuyoruz. Здесь у нас находятся дети постарше.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.