Sentence examples of "ÜÇ" in Turkish

<>
Orasını bilemem ama başla saymaya, üç, iki, bir. Но ты сама скажешь мне через три, два, один.
Bu üç kişi bir milyonu kaybetmek için uğraşıyorlar. У этих трех человек есть шанс проиграть миллион.
Üç oğlunuz da aynı anda askere gidecek. Bu seçimlerde nasıl rol oynar? Все трое ваших сыновей начнут одновременно, это представление для предстоящих выборов?
"Titus Andronicus" un 1594 baskısının baş sayfası, oyunun üç farklı tiyatro topluluğu tarafından oynandığını açığa çıkarır. Так, на титульной странице издания "" Тита Андроника "" 1594 года указано, что пьеса ставилась тремя различными группами.
Arazi sahipleri geçmiş yıllarda statünün değişmesi için üç kez başvurdu. Владельцы трижды подавали прошения об изменении статуса за последние годы.
NasıI olur da otuzlarında üç tane adamın'er bin doları olmaz. Как это у мужчин за тридцать нет долларов на троих?
Bir, iki, üç, şöyle sırayla oturalım. Tabii sizce de mahsuru yoksa. Первый, второй, третий ну и так далее, если вы не против.
Denise de dâhil olmak üzere üç eski karısını da aldattı. Он изменял всем своим трем бывшим женам, включая Дениз.
Sonraki üç kağıdımda, Çin'in fakir bir bölgesine hastane inşa edeceğim. В следующий раз я планирую построить больницу в бедном районе Китая.
"Üç günden beri, iç çamaşırı olarak bandana giyiyorum." Я ношу бандану в качестве нижнего белья уже третий день. "
Ben her şeyi hallettim. Üç gün sonra, yerel saatle: 30'da, karargahtan ayrılıp, ormana gideceğim. Через три дня, ровно в: 30 по местному времени я покину базу и направлюсь в джунгли.
Hanımefendi, önümüzdeki üç gün boyunca buradayız. Мэм, мы здесь еще три дня.
Dedenizin üç günden az bir vakti kaldı. Вашему дедушке осталось меньше трех дней жизни.
Sadece üç çocuğa ihtiyacımız var, teşekkürler. Нам нужно только трое детей, спасибо.
Günümüzün Sodom and Gomora'sı idi, Carlos en sevdiği üç şey ile birlikte: Остров стал современными Содомом и Гоморрой, с тремя его самыми любимыми вещами:
Fransa'nın en iyi erkek atleti yarışmasında, üç kez Apollon seçildim. О, месье. Трижды Аполлон на конкурсе самых красивых атлетов Франции.
Sean ve ben dün parkta üç kişiyi kayıt ettirdik. Мы с Шоном записали троих людей вчера в парке.
Ders üç, küçük köpek bile dönüp ısırır. Урок третий: даже маленькие шавки больно кусаются.
Niye üç farklı bina sahibi de bu kadar değerli taşınmaz malları başıboş bıraksınlar? Зачем трем разным хозяевам бросать годное имущество для того чтобы оставить его пустым.
Arkadaşlarım ve ailemden üç ay boyunca uzak kaldım. Отрезан от друзей и родных на три месяца...
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.