Sentence examples of "çıkıyor" in Turkish

<>
Voulez dergimin ilk sayısı yarın çıkıyor. Мой первый номер Voulez выходит завтра.
Erkek kardeşim beyaz bir kızla çıkıyor. Мой брат встречается с белой девчонкой.
Canavar her seferinde bir iletişim kaynağının yakınlarında ortaya çıkıyor. Не понимаю. Зверь всегда появляется рядом с источником передачи.
Güzel. Kadınla tanıştım, ve o, iç mimar olmaktan çıkıyor. Я знакомлюсь с этой женщиной, а она оказывается интерьерным дизайнером.
Erkek, ırkı belli değil, girip çıkıyor ve sokakta koşup bir taksiye biniyor. Заметил мужчину неустановленной расы. Тот зашёл, вышел, побежал и залез в такси.
Ateş ve duman, ağzımdan dışarı çıkıyor. " Дым и огонь появляются из моего рта. "
Evet. Ve mızırdanmaya başlama, onunla çıkıyor olduğun için yeterince cezanı çekeceksin. Пока ты не начал ныть, что свидание с ней уже наказание.
Bir hafta sonra, Austin'de bir müzik festivalinde mi çıkıyor? А через неделю он уже на музыкальном фестивале в Остине?
Phoebe Cates havuzdan dışarı çıkıyor, bikinisinin üstü açılıyor. Фиби Кейтс выходит из бассейна, снимая верх купальника.
Ee, şu polis, Sam, Cat'le mi çıkıyor? Так эта коп, Сэм, она встречается с Кэт?
Telefonum birden ortadan kayboluyor, iki gün sonra kayıp eşyalar kutusundan çıkıyor. Мой телефон неожиданно исчезает, и также неожиданно появляется спустя пару дней.
Şimdi birdenbire iki gizemli ölüm olayında daha mı karşımıza çıkıyor? А теперь она оказывается на месте двух других загадочных смертей?
Felix çıkıyor, ve yüzünde aptal bir ifadeyle bekliyor. Выходит Феликс и встает рядом с довольно глупым лицом.
Kendisi bir işletim sistemiyle çıkıyor ve daha da tuhafı işletim sistemi kendisinin bile değil. Которая встречается с ОС, и странно то, Что ОС-то даже не ее.
Sana inanmak istiyorum ama ne zaman arkamı dönsem başka bir sır çıkıyor. Я хочу верить, но стоит мне повернуться, появляется новый секрет.
Yani bu deve kuşunun kıçından mı çıkıyor? Значит, это выходит из зада страуса?
Alison o kadar utanmış halde ki şu aralar sadece kilise için dışarı çıkıyor. Элисон так стыдно что выходит из дома, только чтобы сходить в церковь.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.