Sentence examples of "öğrenmeye" in Turkish

<>
Hanımefendi, öğrenmeye çalıştığımız şey de bu. Мадам, это мы и пытаемся выяснить.
Abigail Jones adındaki kadın hakkında daha fazla şey öğrenmeye çalışıyoruz. Мы пытаемся побольше узнать о женщине по имени Эбигейл Джонс.
Murphy, buraya benden bir şeyler öğrenmeye geldin değil mi? Мерфи, ты пришла сюда учиться у меня, так?
Çünkü enerji verimliliği ve enerji tasarrufu dile kolaydır, Tayvan'da nükleer karşıtı gruplar Güney Kore'nin tecrübelerinden öğrenmeye çalışıyorlar. Как известно, говорить всегда легче, чем сделать, - поэтому группа гражданских активистов Тайваня пытается использовать опыт Южной Кореи.
Dün gece sokak lambası çarpan adamla ilgili bir şeyler öğrenmeye çalışıyordum. Я пыталась найти информацию на которого прошлой ночью напал фонарный столб.
İnsanlar dünyayı öğrenmeye ve iyi bir yer haline getirmeye çalışıyorlar. Люди, которые пытаются познать мир и сделать его лучше.
Babam insan beynine, öğrenmeye gerek kalmadan bilgi yerleştirmenin yolunu arıyormuş. Папа пытался найти способ поместить знания в мозг человека без обучения.
Biyolojik oğlu hakkında bir şeyler bilip bilmediğini öğrenmeye çalıştım. Пыталась выяснить что он знает о своем биологическом сыне.
"Colin Forrester neden ticaret psikolojisini öğrenmeye hevesli" colümbia öğrencilerini bıraktı? Почему Колин Форестер оставил студентов Колумбии стремящихся узнать больше о психологии бизнеса?
Özellikle konuşmayı yeni öğrenmeye başlamış bir çocuk için başının her iki tarafından sesleri duyması çok önemli. Особенно, когда ребенок только начинает учиться говорить, ей нужно воспринимать мир со всех сторон.
Bir şeyden korkuyor, ben de sebebini öğrenmeye çalışıyorum. Она боится, и я хочу выяснить, чего.
Beni merak etmeyin. Hediyeleri kimin getirdiğini öğrenmeye gittim. " "Я отправилась выяснить, кто приносит подарки".
Ne demek olduğundan emin değilim. Ama kesinlikle öğrenmeye değer. Но это означает что-то, что определенно стоит выяснить.
Son bir kez daha Thomas'ın onlara ne anlattığını öğrenmeye çalış. В последний раз попробуем выяснить, что сказал им Томас.
Roger arıları öldürenin ne olduğunu öğrenmeye çalışıyordu. Роджер пытался выяснить, что убивает пчел.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.