Sentence examples of "önemli olan şey" in Turkish

<>
Önemli olan şey kendine ihanet etmemendir. Важная вещь - не предать себя!
Özel kulübümüze dalacak kadar önemli olan şey neymiş bakalım? Что такого важного заставило ворваться вас в наш клуб?
Burada asıl önemli olan şey bu olayı yıl sonuna kadar gündemden düşürmemek. Главное выдержать эту тему до конца года, не сбавляя накала. Именно.
Elbette. En önemli olan şey sağlık. Конечно, здоровье это самое важное.
Ama önemli olan şey, sizi Charleston'a götürmek. Самое важное, доставить ваши задницы в Чарльстон.
Önümüzdeki yıl geleceğin açısından çok önemli ve benim için en önemli olan şey senin geleceğin. Следующие четыре года определяют твоё будущее, а для меня нет ничего важнее, договорились?
Önemli olan şey evrene, uzaylılara ya da yukarılarda ne varsa ona mesajı iletmektir. Самый важный вопрос, который задают Вселенной, это об инопланетянах там, наверху.
Sporda en önemli olan şey budur. Вот, что главное в спорте.
Asıl önemli olan şey, avukatın gelene dek bir şey söylememen. Главное, ничего не говорить, пока не появится твой адвокат.
Önemli olan şey, bunun bir kuralı ya da denkleminin olmadığı. Смысл в том, что это не закон и не уравнение.
Sonuncu ama aynı derecede önemli olan Zoe. Следующая, но не последняя, Зои.
Bugün buluşmamızı gerektirecek kadar acil olan şey neydi? Что такого срочного, что ты захотел встретиться?
Benim için gerçekten önemli olan bir mevzuyu konuşma niyetiyle gelmiştim, ama şimdi... Я сюда пришла, намереваясь обсудить важное для меня дело, но теперь...
Şizofreni nöbetlerine muhtemelen sebep olan şey büyücü olduğunu benimsemesi ve dini yetiştirme tarzı arasındaki çatışmadır. Возможно, ее шизофренический припадок был вызван конфликтом между принятием колдовства и ее религиозным воспитанием.
Daha da önemli olan ders, yaptıklarının sonuçları olması. Главный урок в том, что действия имеют последствия.
Burada söz konusu olan şey bir hayattan çok daha önemli Girolamo. На карту поставлено куда больше, чем одна жизнь, Джироламо.
Fakat önemli olan, O'nu Kore'ye yerleştirip burada tutmak. Но как бы его образумить и удержать в Корее?
Depresyonla ilgili mükemmel olan şey ne? Что хорошего в депрессии? Ничего.
Önemli olan bir şeyi önemsemeyi denesene. Попробуй думать о действительно важных вещах.
Ne oluyor? Olan şey baloya gitmek üzere olmamız. Случилось то, что мы собираемся идти на выпускной.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.