Sentence examples of "örtbas etmeye" in Turkish

<>
Neyi örtbas etmeye çalışıyor? Что он пытается скрыть?
En iyi kısım durumu nasıl örtbas etmeye çalıştıkları. Самое интересное, это как они это скрыли.
Bu bir uzaylı. Siz de örtbas etmeye gelen hükümet ajanlarısınız. Это инопланетянин а вы из агенства, которое скрывает правду.
Ya bu adam gerçeği söylüyor. Ya da arkadaşını öldürdü ve onu örtbas etmeye çalışıyordu. Или он говорит правду, или он убил своего друга и пытается замести следы.
Palavra, örtbas etmeye çalışıyordunuz. Вранье, вы заметали следы.
Gencecik bir çocuğa çarpıp ölümüne sebep olan ve örtbas etmeye çalışan sarhoş bir polisle ilgili. История про обдолбанного копа, который сбил молодого человека, а потом попытался замести следы.
Yani sence biri bir şeyi örtbas etmeye mi çalışıyormuş? То есть ты думаешь, кто-то пытался что-то инсценировать?
Sence örtbasetmeye çalışıyorlar? Думаешь, это просто прикрытие?
Bir silahla intihar etmeye kalkmıştım. Я пытался сделать это пистолетом.
Hiç bir şeyi örtbas etmiyorum Keith. Я не скрываю преступление, Кейт.
Sadece Ezra'ya yardim etmeye çalisiyoruz. Мы просто пытались помочь Эзре.
Eric için örtbas ediyorlar. Они все покрывают Эрика.
Sadece diğer Seraf'ı bulmak istiyoruz ki hepinizin bedenindeki kutsal metni tercüme etmeye yardım edebilelim. Мы лишь хотим найти другого Серафима, чтобы перевести священные письмена на ваших телах.
Bu konuda onlarla yüzleştiğimde ise, annem gerçeği örtbas etmek için bir ilişkisi olduğunu söyledi. Когда я их поймал на лжи, мама сказала, что была вынуждена скрывать правду.
Bu adamlara yardım etmeye çalıştım. Konu hakkında hiçbir şey... Я просто помогала ребятам Я ничего не знаю о...
Cantor'ın suçunu örtbas etmek için insanları benim motive ettiğimi söyleyecekler. Они скажут, что это я отправил людей прикрыть Кантора.
Test etmeye başlayabiliriz ama kültürler büyümeden ölmüş olur. Но пока будет готов посев, он умрет.
Irak'taki altı jeneratörün çalınmasını örtbas etmek için. Чтобы скрыть кражу шести генераторов в Ираке.
Şimdi gidip bir yerde dua edin ve burada tövbe etmeye başlayın. Ты пришёл сюда и молишься, и начинаешь испытывать чувство покаяния.
Sonra onu çıkıp bir vampir öldürüyor ve okul bunu örtbas mı ediyor? А потом ее убивает вампир, и в колледже пытаются все замять?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.