Beispiele für die Verwendung von "şüphe etmeyi" im Türkischen

<>
Ondan şüphe etmeyi bırak. Перестань сомневаться в ней.
Ateş etmeyi, gizlemeyi, Hedefini tutmak için. Он научился стрелять, прятаться, выслеживать цель.
Afgan çocuklar genellikle evlenene kadar aileleriyle yaşar ve ailenin en büyük üyelerinin tüm ev halkı üzerindeki otoritesi hiç şüphe götürmez. Молодежь Афганистана обычно живет со своими родителями до свадьбы, и авторитет старших в доме никогда не ставится под сомнение.
Yardım etmeyi teklif ettim. Я же хотела помочь.
Aynı hisleri paylaşan pek çok yaşam formundan biri olduklarına hiç şüphe yok. Нет сомнений, что многие формы жизни с ними в этом согласны.
Daha genç ama önderlik etmeyi biliyor. Он молод, но умеет руководить.
Hiç şüphe etmiyor musun? Ты никогда не сомневался?
Birileri parti verip beni davet etmeyi mi unuttu? Кто-то решил устроить вечеринку и забыл пригласить меня?
Bana dönmekle doğru olanı yapıp yapmadığını, büyük bir sinir ve şüphe ile düşünüyor. И она явно всё больше расстраивается и сомневается, стоило ли ко мне возвращаться.
Zamanında ateş etmeyi bilmiyor. Он не умеет выжидать.
Hiç şüphe çekmeden kalenin çevresindeki araziyi incelememe yardım ediyordu. Она позволила мне разведать местность вокруг замка без подозрения.
Beni takip etmeyi bırak. Кончай ходить за мной.
Bundan şüphe duymaya başladım. Я уже начинаю сомневаться.
Beni rahatsız etmeyi bırakıp müvekkilini hapisten nasıl çıkaracağına odaklansan iyi olur. Так что прекратите меня преследовать и сосредоточьтесь на освобождении вашего клиента.
Ben de Joe'dan şüphe duymuştum. Я сомневаюсь в Джо тоже.
Gidip kendine birkaç arkadaş bul, beni takip etmeyi kes. Вы будете делать несколько друзей, и прекратить преследовать меня!
şüphe olan yerde, imanı;.. Где есть сомнения, даровать веру...
Ve koloniler, özgürlüklerini ilan etmeyi istemede tamamen haklıydılar, biliyor musunuz? А колонисты были, ну, совершенно правы, что хотели независимости.
Hayır, günün ortaya yerinde ağzından laf almaya çalışırsak biz şüphe uyandıracağızdır. Нет, это мы вызовем подозрение, если выдернем ее посреди дня.
Bana bebekten ne zaman söz etmeyi düşünüyordun? Когда ты хотела сказать мне о малыше?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.