Sentence examples of "şok eden" in Turkish

<>
Bugünün şok eden haberi... В шокирующих новостях сегодня...
Yetkililer hala Graham'ın şok eden cinayetinmi inceliyor. Власти все еще расследуют загадочное убийство Грэма.
Kadın, Aile ve Toplum Kalkınması Bakanlığı, Malezya Satranç Federasyonu'nu olayı derinlemesine incelemeye yönelik sevk eden bir beyanatta bulundu: Министерство по делам женщин, семьи и общественного развития выступило с заявлением, в котором призвала Малайзийскую шахматную федерацию глубже изучить этот вопрос:
O adamın suçlamalarının şok etkisi yarattığını mı düşünüyorsunuz? Думаете, с ним случился удар после обвинения?
Biz sadece yürüyen ve sohbet eden iki sıradan insanız. Мы двое обычных людей, которые гуляют и разговаривают.
Bu şok onları birkaç saat oyalar. Шок задержит их на несколько часов.
Hayatta benim için bir anlam ifade eden tek kişi şu anda Mars'ta. Единственная женщина, которая для меня что-то значила, сейчас на Марсе.
Hanımefendi, büyük bir şok içerisindesiniz. Мэм, вы пережили настоящий шок.
Limanları kontrol eden, Mısır'ı kontrol eder. Кто владеет портами, тот владеет Египтом.
Tüm vücuduna yoğun miktarda şok verip bayılmasına sebep olmuş. Вызывает массированный шок по всему телу, отключая все.
Güneş ışığında özgürce hareket eden insan askerlere ihtiyacımız var. Нам нужен солдат человек, который может передвигаться днём.
Tek başıma bir şok tabancası, son sınıf bir matkapla halledebileceğimi mi düşünüyorsun? Как думаешь, одна я не смогу с шокером и роутером армейского образца?
Yer fıstığını icat eden eleman hangisiydi? На парня, который придумал попкорн?
Kalbine şok vereceğiz, tamam mı? Мы ударим током твоё сердце. Хорошо?
Paketi korumak için, kuruma bağlı olmayan birini istedi. Sana yardım eden kimdi? Он хотел доверить этот пакет человеку, который работал за пределами вашего подразделения.
Senin şok terapiye ihtiyacın var, gerçekten var. Тебе нужна шоковая терапия. - Правда нужна.
Liz Lawrence'i tehdit eden birilerini gördünüz mü? Кто-то из ваших людей угрожал Лиз Лоуренс?
Görevinle aldığın dine aykırı keyifler, beni her şeyden daha fazla şok etti! Но та грязная похоть, что ты тут творил шокировала меня больше всего!
Bunun karşılığında biz de en çok gelecek vaat eden öğrencilerinizi deneme şansını elde edeceğiz değil mi? В ответ на наше сотрудничество, мы также получаем долю ваших самых многообещающих студентов, так?
Bu akşamki konuğum, hükümetin gizli bir çalışmasına ait bulduğu kanıtla şok edici bir keşif yapan Senatör Lewis. Мой сегодняшний гость, сенатор Льюис, сделала шокирующее открытие, когда она нашла доказательства тайной правительственной программы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.