Sentence examples of "Burası" in Turkish

<>
Burası bir kurabiye fabrikası için oldukça tüyler ürpertici. Для фабрики по производству печенья здесь как-то жутковато.
Vay canına, burası Sahara çölü gibi, Elsie. Чёрт, Элси, да тут как в Сахаре.
Burası romancıların hayal güçlerindeki boşlukları doldurabileceği bir yer. Вот где фантазия романиста сможет помочь восполнить пробелы.
Tuck, burası asil, eğitimli bir insana göre değil. Тук, это не место для порядочного, образованного человека.
Burası Ugvey'in uyum ve odaklanmanın sırlarını, ortaya çıkardığı yer. Это место, где Угвэй разгадал таинства гармонии и концентрации.
Babam, pamuk tüccarlarına onlardan aşağı kalmadığımızı göstermek için yaptırmış. Burası ikimiz için çok büyük. Мой старик построил его, чтобы показать хлопковой братии, что мы такие же могущественные.
Hayır, bu kemo, burası tam kemoterapi. Нет, это химио, это же химиотерапия.
Burası ve bu cam kutu hakkında bir şey söylememiz yasak. Нам не разрешают говорить об этом месте или о ящике.
Buraya gel, burası sıcak, anneciğim. Иди сюда, здесь тепло, мамаша.
Ben olmasam burası hasta insanlarla dolu olurdu. Без меня тут было бы полно больных.
Burası, Ronald'ın kafasının ortaya çıktığı an. Вот момент, когда появляется голова Рональда.
Burası, şu an biraz kokuyor, hepsi bu kadar. Просто это место сейчас немного воняет, вот и всё.
Ama birçok insan burası sayesinde kurtuldu. Но это место помогло выжить людям.
Dışarıdan bakınca üniversite yurdu gibi görünebilir ama burası Birleşik Devletler Donanması'nın bir birimi. Может и похоже на общежитие колледжа, но это все же ВМС США.
Burası New York City, bilirsin- denizde bolca balık. Это же Нью-Йорк, знаете, целое море рыбы.
Oh, evet, burası gittikçe sıcak oluyor değil mi? О да, здесь стало жарко, не так ли?
Bilmiyorum, bak, burası gerçekten çok gürültülü, ve sesin kesik kesik geliyor. Не знаю, слушай, тут так громко, я тебя не слышу совсем.
O yalancı bir sürtük ve yaşadığı yer de burası. Она лживая шлюха, и вот где она живёт.
Anne Moore'nin bilinen son adresi burası. Последнее известное место проживания Энн Мур.
Burası tehlikeli projeler için geçici bir steril oda olarak kullanılırdı ancak yıllar içinde benim daimi laboratuvarım haline geldi. Это место было предназначено для уничтожения опасных проектов, но теперь стала моей лаборатория на протяжении многих лет.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.