Sentence examples of "Dünyanın sonunu" in Turkish
Nancy dünyanın sonunu bekleyip duran, Kıyamet'ten ödü kopan parçan.
Нэнси всегда ждала конца света, это она боялась Армагеддона.
Bir İngiliz vatandaşı ve futbol taraftarı olarak, dünyanın her köşesinde kitlesel olan futbola nispeten Filipinler'de basketbolun bu kadar rağbet gördüğü konusunda her zaman şaşmışımdır.
Как англичанин и фанат футбола, я всегда немного удивлялся, почему баскетбол настолько здесь популярен, в отличие от футбола, который широко распространён в остальной части мира.
Sonunda Papa Sixtus V Protestanlığın sonunu ilan etti.
Наконец, папа Сикст Пятый провозгласил конец протестантизма.
Global Voices'da bu makalenin yazarı olan Joey Ayoub, dünyanın dört bir yanından politik ve dini kişiler ile halk figürü, gazeteci, editörlerden oluşan'e yakın kişinin bulunacağı uluslararası "Soykırım Suçuna Karşı" adındaki foruma katılacaktır.
Автор данной статьи в Global Voices примет участие в международном форуме "Против преступления геноцида", в котором примут участие более человек со всего мира, включая видных политических, религиозных и общественных деятелей, журналистов и издателей.
Sakharov Ödülü'nden sonra, birçok kadın, hastane bahçesinde doktora olan desteklerini kutlama yaparak belirtiyorlardı: Bir mağdur: "Bu bizim unutulmadığımızın, bize yapılanlara dünyanın göz yummadığına bir kanıttır". dedi.
"Это означает, что нас не забыли, что мир не закроет глаза на то, что с нами случилось", - поделилась одна пациентка.
Dünyanın En Büyük Mülteci Kampında Yaşayan "Fish" ile Tanışın
История жителя крупнейшего в мире лагеря беженцев
Şey, ilk önce sonunu yazıyor, peşinden geri kalanı hallediyor.
Сначала он пишет финал, а потом приписывает к нему остальное.
Flickr hesabı aracılığıyla the British Library, dünyanın birçok yerinden tarihi fotoğraf, harita ve diğer görsellerin koleksiyonlarını halka açtı.
Со своего Flickr - аккаунта Британская библиотека выкладывает в открытый доступ разнообразные коллекции исторических фотографий, карт и других иллюстраций разных стран по всему миру.
Her şey olduğunda ben de hafta sonunu geçirmek için buraya gelmiştim.
Я как раз сюда заехала на выходные, когда это случилось.
Kırgızistan'daki düğünlerin çoğu (yukarıdaki resimde de görüldüğü gibi) dünyanın diğer yerlerindeki düğünlerden çok farklı değil.
Большинство свадеб в Кыргызстане, как и на этой фотографии, не сильно отличаются от других свадеб в мире.
IŞİD, geçen yıl cihadçıların dünyanın her yerinden, önce Esad rejimini yıkmak için, sonra savaş mağlubu devletin diğer silahlı gruplarıyla savaşmak için Suriye'deki savaşçılara katılmaları ile sivrildi.
ИГИЛ стал известен в прошлом году, после того как джихадисты со всего мира присоединились к его бойцам в Сирии, сначала чтобы бороться против режима Асада, и позднее для борьбы с другими вооружёнными формированиями в раздираемой войной стране.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert