Sentence examples of "Emniyet güçleri" in Turkish

<>
"Ulusal güvenlikte çalışan ajanlar ve yerel emniyet güçleri sandığınızdan daha sıkı işbirliği içerisindedirler." Национальным разведывательным агентствам и местным правоохранительным органам приходится вместе работать чаще, чем вы думаете.
Emniyet güçleri bu yozlaşmayla tamamen yeni bir savunma hattıyla savaşıyor lakin herkes eşit yaratılmamıştır. Правоохранительные органы борются с коррупцией благодаря новой линии обороны. Но не все созданы равными.
Ayrıca Bauer şehirdeki tüm emniyet güçleri tarafından aranıyor. И за ним охотятся все правоохранительные органы города.
İnternet üzerinden birçok nefret mesajları ve ölüm tehditleri aldıktan sonra emniyet müdürlüğünde dava açtı. Он возбудил дело в центральном управлении полиции после получения многочисленных сообщений ненависти в Интернете и угроз убийством.
Bu yazı mevcut rejim ile müttefik güçleri ve onlara karşı direnenler arasında devam eden silahlı çatışma sırasında Suriye'deki yaşam gerçeklerini anlatan blogger ve aktivist Marcell Shehwaro "ya ait makalelerden oluşan bir özel serinin bir parçasıdır. Эта статья публикуется в рамках цикла статей блогера и активистки Марсель Шейваро, описывающего реалии жизни в Сирии в ходе продолжающегося вооружённого конфликта между силами, лояльными к правящему режиму, и оппозиционерами, которые хотят свергнуть его.
Bu intiharlar karşısında şaşkına dönen emniyet, bir sebep bulamıyor. Полиция остается озадаченной и не имеет никаких мотивов для самоубийств.
Yaşam güçleri bir yerlerde olmalı. Bu sayede hâlen hayattalar. Чтобы тело жило, где-то должна быть жизненная сила.
Emniyet nerede biliyor musun? Знаешь, где предохранитель?
Karanlığın, kaosun ve ayartmanın kötü güçleri ortaya çıkmak için böyle bir zamanı beklerler. Просыпаются силы, которые ждали такого момента - силы тьмы, хаоса, соблазна.
Yerel emniyet güçleriyle doğrudan iletişime geçtim. Я связался местные правоохранительные органы непосредственно.
Onu uyarmaya çalıştım. Birleştirici ve ben olmadan nükleer güçleri iatikrarlı olamaz. Без моего присутствия и соединителя, её ядерная сила опасно нестабильна.
Emniyet kemerinizi de takın. И пристегнитесь ремнями безопасности.
Tecrübelerime göre yeni edindikleri güçleri göstermeye çok hevesli olanlar tamamen güçsüz olan kişilerdir. По моему опыту, как раз истинно беспомощные вовсю стараются проявить новую силу.
Emniyet kemerleri, çocuklar. Детки, пристегните ремни.
Güçleri olduğunu da böyle keşfetti. Так она обнаружила свои способности.
Emniyet bedava korumalığını yapmaktan bıktı. Полиции надоело делать это бесплатно.
Güçleri ne? - Bütün güçler. И какие у него супер способности?
Benim babam emniyet müdürü. Мой отец начальник полиции.
Sahip olduğum bütün güçleri kaybettim. Я растерял всю свою силу.
Babası Emniyet Müdürü Yardımcısı. Yani? Его отец заместитель начальника полиции.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.