Sentence examples of "Gelen" in Turkish

<>
Size çok tanıdık gelen içinizdeki bir sesi dinlemek zorunda kalırsınız. Будто знакомый голос, который ты не можешь не слушать.
Arkadaşlık mı, yoksa Dünya'yı korumak anlamına gelen işin mi? дружба или твоя работа, которая заключается в защите Земли.
Son gelen çıplak fıçı duruşu yapar. Кто придет последним сделает стойку голышом.
Henri Grégoire ordunun davranışlarını 455 yılında Roma'yı yağmalayan Cermen soyundan gelen Slav kökenli Vandallara benzetmiştir. Данное значение связано с историей возникновения этого термина, которое восходит к восточногерманскому племени вандалов, разграбивших Рим в июне 455 года.
Buraya gelen hiç kimse, beni çıplak olarak görmüyor. Никто не войдет сюда и не увидит меня голой.
Bilgisayar, son mesajı ve gelen mesajların kayıtlarını sil. Компьютер, удали все последние входящие и исходящие сообщения.
Sıkışıp kaldığım bu ıssız yeri göz önüne alacak olursak gelen tuhaf tiplerin sadece burada yaşayan kişiler olduğunu söyleyebilirim. Учитывая то, что я застрял в такой местности, все, кто ко мне приезжают, странные.
Dün beni görmeye gelen dedektife kızıl saçlı bir kadından bahsettim. Я рассказала о рыжей женщине консультантам, которые приходили вчера.
Vadiden gelen haberlere göre, Aziz Jack bir mağarada gömülü kalmış. Весть из долины пришла, что Святого Джека завалило в пещере.
Ve aynı zamanda paramı istemeye gelen insanları hiçbir zaman dinlememem gerektiğini de öğrendim. А также я никогда не буду слушать людей, которые пришли просить денег.
Robin Hood'un ölümü şimdiye kadar başımıza gelen en iyi şeydi. Смерть Робина Гуда - лучшее, что с нами случалось.
Kaptan, bizzat Kral'dan gelen yeni emirleri almaya gitti. Капитан направляется сюда с новым приказом от самого короля.
Bu gençler eğitimlerini dünyanın önde gelen yüksek eğitim kurumlarında tamamlamış, bir kısmıysa eğitimlerine halen daha devam etmektedirler. Эти молодые люди получили образование в самых престижных учебных заведениях мира и большая часть из них продолжает своё образование.
Avustralya'ya gelen ilk göçmenler Holdfast Körfezi'ne Kasım 1836'da vardı ve sömürge bugün İlan Günü olarak kutlanan 28 Aralık tarihinde kuruldu. Первые иммигранты прибыли в залив Холдфаст (недалеко от современного Гленелга в ноябре 1836 года, и колония официально провозглашена 28 декабря, 1836.
Bari'nin üçüncü ve son emiri, öncülü Mufarrag'ın öldürülmesinden sonra yaklaşık 857'de iktidara gelen Sawdan'dı. Третьим и последним эмиром Бари был Савдан, пришедший к власти около 857 года после убийства Мутаррага.
2003 Mart "ına gelindiğinde, geleneksel bir mühendislik firması olan Deutz" dan gelen Michael Werker, CEO oldu. Geri Dönüş. В марте 2003 года Майкл Веркер, который первоначально пришел к Surplex из традиционной инженерной компании Deutz, стал генеральным директором.
Hawkins, New Bern'den gelen beş tonluk bir kamyon görmüş. Üç mil kadar geride. Хокинс заметил пятитонный грузовик, который едет сюда из Нью-Бёрна, в пяти километрах.
Bu kızımdan gelen bir mektup, ayda iki kere yazar. Tanıştığımıza memnun oldum... Это письмо от моей дочери, которая пишет мне два раза в месяц.
Yapacağımız şey şu. Ben "sünger" diyeceğim ve siz aklınıza gelen ilk kelimeyi söyleyeceksiniz. Hazır mısınız? Я скажу "губка", а вы - первое, что придёт в голову, хорошо?
Aleksinaç Muharebesi, Osmanlı Devleti'ne bağlı Sırbistan Prensliği ile Osmanlı arasındaki 1876 yılında meydana gelen savaşın bir evresi. Битва при Алексинаце - сражение между Княжеством Сербия с Османской империей, которое произошло 1 сентября 1876 года.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.