Sentence examples of "Kötü" in Turkish with translation "хуже"

<>
Boyun desteği tekerlekli sandalyeden daha mı kötü, yani? Так значит больная шея хуже, чем инвалидное кресло?
İlaç, hastalığın kendisinden daha kötü olabilir. Лечение может быть гораздо хуже самой болезни.
Başka hiçbir şeyin kendi aileni öldürmek kadar kötü olabileceğini sanmıyorum. Не знаю, что может быть хуже убийства своей семьи.
Roger, hayatının sonunda geriye bakıp "Doğru şeyi yapmadım" demekten daha kötü birşey yok. Нет ничего хуже, чем в конце жизни сказать: "Я жил не так".
Bu benim en kötü kabusumdan biraz daha kötü. Это намного хуже моего самого страшного ночного кошмара.
Bu tatil, Sevgililer Günü'nden daha kötü. Этот праздник куда хуже дня Св. Валентина.
Şey, ingilizcem bazen iyi bazen kötü. Мой английский иногда хуже, иногда лучше.
Bunu fark ettiği anda her şey daha kötü bir hâl aldı. И как только он это осознал, все стало ещё хуже.
Daha kötü görünmek için ne yapmam lazım? Что мне сделать, чтобы выглядеть хуже?
İnan bana, kafan daha kötü görünüyor. Поверь мне, твоя голова намного хуже.
Yakında çok daha kötü görünecek, söz veriyorum. Скоро он будет выглядеть гораздо хуже, обещаю.
İşkence ve cinayetten daha kötü ne var ki? Что может быть хуже чем пытки и убийства?
Bir zombinin, kötü zombi kabusu görmesinden daha acayip ne olabilir? Что может быть хуже зомби, которому снятся кошмары про зомби?
Savunma için bundan daha kötü bir gün olamazdı. Это день не мог пройти хуже для защиты.
Bir CIA ajanından kötü olan bir şey varsa o da şahsi gündemi olan bir CIA ajanıdır. Единственное, что может быть хуже агента ЦРУ - это агент ЦРУ со своим собственным умыслом.
Ama onlar için yemek yapsaydım, daha kötü durumda bile olabilirlerdi. Но если бы готовила я, им бы стало ещё хуже.
Hemşire Lana'nın hiç olmadığı kadar kötü olduğunu söyledi. Медсестра говорит, что Лане стало еще хуже.
Ve zamanlama daha da kötü olamazdı. А времени хуже и не придумаешь.
Katherine, Elena'nın içinde bir Gezgin. Ama durum daha kötü çünkü görünüşe göre hiçbirimiz bunu fark etmemiş. Кэтрин переселенец в теле Елены, и хуже всего то, что никто из нас не заметил.
Kesinlikle tedavi yöntemi Hastalığın kendisinden çok daha kötü. Явно метод лечения хуже, чем сама болезнь.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.