Sentence examples of "Savaş" in Turkish

<>
Peki bu Savaş Tableti'ni nerede bulabiliriz? Где можно найти этот Скрижаль войны?
Savaş sona ermiş olabilir ama çalkantılar daha yeni başlıyor. Война подходит к концу, но потрясения только начинаются.
Barış ve mutluluğa savaş ilan ediyorum. Я объявляю войну миру и счастью!
O işlenen savaş suçları hakkında konuşuyor. Он говорит о совершенных военных преступлениях.
Savaşta hayatta kalabilmek için, kendin savaş olmalısın. Чтобы выжить на войне, надо жить войной.
İşsiz, diğer sarhoşlara savaş hikâyeleri anlatıyor olacağım. Безработный, рассказывающий истории о войне другим пьяницам?
Helikopter Deniz savaş Birliği de dört yıl görev. Четыре года служит в морской боевой вертолетной эскадрилье.
Meydan bir savaş alanı gibi görünüyor! Площадь выглядит словно зона боевых действий!
Bu ölümüne bir savaş.... ve ben kaybetmeyeceğim. Это битва насмерть, и я не проиграю.
Hayır ama ölümlerine kadar bir savaş olacak, onun da dediği gibi. Нет, но бой будет до конца, как он и сказал.
Sakin olacağı için yeni savaş teknikleri üzerinde çalışabiliriz diye düşünmüştüm. Она будет спокойной и мы можем потренировать новую технику боя.
O savaş gemisi, bizim korsan saldırısı almış İspanyol tüccarlar olduğumuzu sanacak. Для военного судна мы всего лишь испанские купцы на которых напали пираты.
Brenner iki savaş kazandı, Amiral. Бреннер выиграл две битвы, адмирал.
Bu bir keşif görevi, savaş değil. Это разведка, а не боевая миссия.
Alnımız zafer taçlarıyla donandı, ezilip parçalanmış zırhlarımız duvarlara asılı birer savaş yadigârı. У нас на голове - венок победный; доспехи боевые - на покое;
İmparatorluk Savaş Bakanlığı Haberleri sunar: Dostumuz Adolf Hitler için büyük zafer. Имперское военное министерство сообщает о великой победе нашего друга, Адольфа Гитлера.
Alman savaş girişimi için Çekoslovak fabrikaları son derece önemli görünmekte ancak Alman yönetimine karşı mevcut direniş üretimi aksatmaktadır. Чехословацкие фабрики чрезвычайно важны для немецкой военной промышленности, но выпуск продукции саботируют рабочие, сопротивляющиеся германской власти.
Bu sadece simülasyon, savaş oyunları gibi. Это просто симуляция, как военные игры.
Annie Walker, yabancı savaş muhabiri. Энни Уолкер, иностранный военный корреспондент.
Oğlum bir savaş bölgesinin ortasında yaşıyor. Мой сын живет посреди зоны боев.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.