Sentence examples of "Vermek" in Turkish

<>
Evet, son kez konser vermek için buradayız. Да. Да, мы приехали дать последний концерт.
Sanırım benim için en uygun çözüm çocuklarımı senin ailene vermek. Очевидным решением для меня будет отдать моих детей твоим родителям.
Sana vermek istediğim bir şey var Ash. Я хочу тебе кое-что подарить, Эш.
Mahkemeden önce ifade vermek istiyor, bırakın versin. Пытается сделать заявление перед судом, позвольте ей.
Böyle bir yabancı için çalışma izni vermek alışıldık değil. Непривычно давать разрешение на работу для иностранца вот так.
Bolluk ve bereket içinde "diyemez. Meyve için vermek bir ihtiyaçtır. Tıpkı kök için almanın ihtiyaç olduğu gibi. "Потому что для плода отдавать есть его назначение, так же как получать - предназначение корня".
Gabby, sana bir şey vermek istiyorum. Гэбби, я хочу вернуть вам кое-что.
Bay Edlund, bu kararı vermek size düşmüyor. Мистер Эдланд, не вам делать такой выбор.
Bundan sonra ne yapacağıma karar vermek için zaman kazanacak kadar. Мне нужно время, чтобы решить, что делать дальше.
Size bir şey vermek için geldim, bu yüzden bir içeri geçsem... Я здесь, чтобы кое-что тебе передать, так что дай пройду.
Bak, gündüzleri sana birkaç koruma daha vermek istiyorum. я бы хотел приставить к тебе больше охранников днем.
Sana borç para vermek isterdim, ama... Я хочу одолжить тебе денег, но...
Brooklyn'e kadar bütün bir yolu bana para koleksiyonumu vermek için mi geldin? Ты проделал такой путь в Бруклин, чтоб дать мне коллекцию монеток?
Almanların hakkını vermek lazım, çok iyi araba yapıyorlar. Немцам надо отдать должное, они делают отличные машины.
Peter sana şey vermek istiyorum bir yüksük. Питер, я хочу тебе подарить напёрсток.
Karar vermek için bir saatten az vaktimiz var. У нас меньше часа, чтобы сделать выбор.
Her konuşmanın sonunda para vermek zorunda değilsin anne. Ты не должна давать деньги после каждого разговора.
Sana şirketi verdim, ki anlaşılan sen bana vermek istemiyorsun. - Beni dinlemiyorsun. Я отдал тебе компанию, которую, видимо, отдавать мне ты не желаешь.
Ernie, sana bir şey vermek istiyorum. Эрни, я хочу дать тебе кое-что.
Bunu sana sevgimin bir göstergesi olarak vermek istiyorum. Хочу отдать это тебе в знак моих чувств.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.