Sentence examples of "Yol için" in Turkish

<>
Yol için yiyecek bir şeyler hazırlayayım. Я соберу тебе еды в дорогу.
Günlüğüne birkaç yüz, ve katedilen yol için bişeyler. Несколько сотен в день, плюс кое-что за пробег.
Tanrı seni bu şanlı yol için seçti. Бог выбрал тебя для этого славного пути.
Yol için su alacağım. Возьму воду в дорогу.
Yol için biraz şeker alalım. Давай купим конфет в дорогу.
Josh, yol için hazırladığım patlamış mısırı unutmak istemezsin. Да. Джош, не забудь взять в дорожку попкорн.
Yol için sosisli sandviç alacağız. Мы возьмем с собой хот-доги.
Yol yapımı için bize ihtiyaçları var. Мы нужны, чтобы строить дорогу.
Başka bir yol bulmak için beynimi zorlayıp duruyorum. Я ломал голову, чтобы найти другой путь.
Sence yol arabalar için yeterince geniş mi? По-твоему, дорога достаточно широка для машин?
O hâlde onun dışarı çıkması için bir yol bulmalıyız. Так что надо придумать способ чтобы заставить его выйти.
Daha fazlası olabilmen için bir yol var. Для тебя есть способ стать кем-то большим.
İşe yaraması için bir yol bulduk biz. Мы нашли способ, чтобы это сработало.
iOS 6 güncellemesi, oyuncuların diğer oyuncuları liderlik skorlarına yenip yenmesi veya başarı kazanması için bir yol olan "Challenges" ekledi. Обновление iOS 6 добавило вызовы, способ для игроков бросить вызов другим игрокам, чтобы бить оценки лидеров или зарабатывать достижения.
Kapı açıktı. İçeri girmek için başka bir yol mu var? А ты знаешь какой-то другой способ, чтобы внутрь пускать?
Virüslere gösterilen bağışıklık tepkisi hedef hücrelere gen ulaştırılmasını engellemekle kalmaz, hasta için ciddi komplikasyonlara yol açar. Иммунный ответ на вирусы не только препятствует доставке генов к клеткам-мишеням, но может вызвать серьезные осложнения для пациента.
Internet'i özgür ve açık tutmak için toplumlara, üreticilere ve devletlere bu prensipleri tanımaları için çağrı yapıyoruz. Для поддержания интернет- пространства свободным и открытым, мы обращаемся к местным сообществам, производствам и странам с просьбой о признании этих принципов.
Program karşıtı öğrenciler değişikliklerin sadece eğitim masraflarını gizlemek için yapılan bir yol olduğunu iddia etti. Выступающие против программы ученики утверждали, что предложенные изменения были всего лишь замаскированным способом сократить расходы на образование.
Kızıl pandalar genellikle izinsiz avlanılmasalar da, misk geyikleri ve diğer vahşi hayvanlar için konulan tuzaklara kurban gidiyorlar. Хотя браконьеры не охотятся на красных панд, они часто попадают в ловушки для кабарги и других диких животных.
Delhi'deki bu yol kavurucu sıcaktan eridi. Эта дорога в Дели растаяла под палящим солнцем
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.