Sentence examples of "bana gülümsedi" in Turkish

<>
Sonra bir hemşire yanıma geldi ve bana gülümsedi. Затем в палату вошла сестра и улыбнулась. Мне!
Fakat sonra bu bebek bana gülümsedi. И тогда эта девочка мне улыбнулась.
Bana gülümsedi ve kollarına aldı. Он мне улыбнулся и обнял.
Mesela biraz önce kafede bir kadın bana gülümsedi. Только что одна девушка в кофейне мне улыбалась.
Şarkı söylerken o, bana gülümsedi. Она улыбалась мне, в то время как пела.
"Bana bir oyuncak alın, böylece ben de sizinle uğraşmayı bırakayım?" "Так вы купите мне игрушку, чтобы я перестал страдать фигней?
Aksi takdirde, sana gülümsediğim zaman kim geri gülümsedi bilemeyiz. - Tamam, peki. Ведь когда я улыбнусь тебе, мы не поймем, улыбнулся ли ты в ответ.
Bana göre bir vatandaşın farklı beğenilerde üretilmiş yerli ve yabancı filmleri izlemesi en doğal hakkıdır. Мне кажется, что у любого гражданина есть право иметь возможность смотреть разные фильмы, местного и зарубежного производства, на любой вкус.
Gülümsedi, o kocaman pilot gülümsemesi. И улыбается такой широкой улыбкой пилота.
Bir yazarın hayatının taleplerini karşılamak için bana daha fazla güven ve direnç kazandırdı. Победа дала мне большую уверенность и устойчивость для соответствия требованиям жизни писателя.
Hep gülümsedi, mutlu olmaya kararlıydı. Всегда улыбалась, стремилась быть счастливой.
Murray, patronumun bana bu parayı vermesine imkan yok. Мюррей, босс никогда не даст мне столько денег.
"Etrafında dostlarıyla mutlu ve rahattı". Gülümsedi ve kendi kendine... "В окружении друзей было так хорошо, она улыбнулась и сказала:
ve bana birşey ödemek zorunda değilsin. И вам не нужно платить мне.
Ne zaman gülümsedi ki? А когда он улыбался?
Bana oğlumu ver, Claire. Отдай мне мальчика, Клэр.
Yemin ederim çok tatlı gülümsedi. Это была самая очаровательная улыбка.
Eğer olur da bitkisel hayata geçerse onu doğal bir şekilde göndermemizi istediğini açık bir şekilde bana söyledi. Что если она впадет в кому, она ясно дала мне понять, что хочет уйти спокойно.
Sadece gülümsedi. Он только улыбнулся.
Karın bana ödeme yapıyor. Твоя жена платит мне.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.