Sentence examples of "bulabilmek için" in Turkish

<>
Bu dünyaya sırf sarışınları bulabilmek için mi gelmiş? Она пришла в этот мир в поисках блондинок?
Ya da Tiago yeni başrol oyuncusu bulabilmek için zamanda yolculuk yapmak zorunda kalır. Надеюсь. Или Тьяго должен путешествовать во времени, чтобы найти себе новую партнершу.
Doğru göz kremini bulabilmek için beş değişik dükkâna gitmem gerekti. Я обошла пять магазинов в поисках нужного крема для век.
Bir isim bulabilmek için kafamı duvarlara vurdum. Sonra senin sayende bir isim buldum. Я бился головой о стену пытаясь получить имя и когда я узнал его...
Hayır. Bu yeri bulabilmek için her şeyi yaptık. Нет, мы всеми силами искали подобное место.
Christl Ehlers, filmlerde dublör olarak rol bulabilmek için pabuçlarını aşındırıyor. Кристл Элерс протирает подошвы до дыр в поисках ролей в массовке.
O zaman ben de ölümüme gider ve gelecek seferde onu bulabilmek için dua ederim. Значит, я отправлюсь навстречу смерти и буду молиться найти ее в новой жизни.
Epirus'un Yayını bulabilmek için tüm kutsal tapınakları yerle bir ettiler. В поисках Эпирского Лука, они разрушили все святые храмы.
Sana iyi bir eş bulabilmek için çok zahmet çektik. Мы приложили много усилий, выбирая тебе лучшую жену.
Bir iş bulabilmek için imkansız bir yaştasınız. В вашем возрасте найти работу почти невозможно.
Virgil, kimin çaldığını bulabilmek için desteğe ihtiyacı var. Верджил пытается выследить грабителей, и ему нужна поддержка.
Stefan'ı bulabilmek için bir cadıya yer bulma büyüsü yaptırmak zorunda kaldım. Попросил ведьму чтобы сделать заклинание поиска чтобы найти моего приятеля здесь.
Soruşturmaya değer bir şeyler bulabilmek için Rada Hollingsworth'un bedenini incelediniz. Вы исследовали тело Рады Холлингсворт в попытке найти какую-либо зацепку.
Bu aile donör bulabilmek için yıllarını harcadı. Эта семья потратила годы на поиск донора.
Avusturya polisi, sorumluları bulabilmek için Fransa ve İngiltere teşkilatlarıyla çalışıyor. Австрийская полиция работает с французской и британской разведкой чтобы найти виновных.
Sen onlarlayken gerçek bir iş bulabilmek için zamanım olacak. Böylece beraber olabileceğiz. Это позволит мне найти настоящую работу, чтобы мы могли быть вместе.
Yerini bulabilmek için saniyeye ihtiyacımız var. Я могу обнаружить его за секунд.
Sizi bulabilmek için babamın çok parasını harcadım. Я потратила кучу денег, выслеживая вас.
Kendime yeni bir slogan bulabilmek için bütün gece uyumadım. Я не спал всю ночь, придумывал новую фишку.
Boşanma sürecinde senin aleyhinde kullanacak bir şey bulabilmek için. Чтобы построить дело против тебя в суде при разводе.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.