Sentence examples of "davası açmış" in Turkish

<>
Geçen ay içinde üç çift boşanma davası açmış. Три пары подали на развод за последний месяц.
Bunun üzerine Ekim'de yerel bir mahkeme, kaçırana altı yıl hapis cezasi verdi ve bu, Kırgızistan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana kız - kaçırma'ya karşı açılan ilk suç davası oldu. октября местный суд приговорил похитителя к шести годам заключения, что стало первым уголовным делом, выдвинутым против похитителя невесты в Кыргызстане после обретения независимости.
Hiç. Bir akşam gezintisinin ve sonra da seni tutan kilidi açmış olmanın keyfini çıkarıyordum! Да так, решил прогуляться перед сном из заодно взял и открыл дверцу контейнера.
Başka bir yolsuzluk davası daha. Это ещё один случай коррупции.
Onlardan birisi kasayı açmış olmalı, ama neden? Один из них открыл сейф, но зачем?
Bu da Walter Burns davası işte. Это и есть дело Уолтера Бёрнса.
Zengin bir adam bir gün gazeteyi açmış. Однажды, один богатый человек открыл газету.
Reuben son davası için sizinle görüştü mı? Рубен обсуждал свое последнее дело с вами?
Çok sevmiş olacak ki bir de Yengeç Lokantası açmış. Ему здесь понравилось, и он открыл крабовый ресторан.
Kızınızın davası hakkında bize biraz daha bahsedebilir misiniz? Не расскажете нам побольше о деле вашей дочери?
Juice, Charming polisine ateş açmış. Джус открыл пальбу по каким-то патрульным.
Dexter davası için önemli bir gün oldu. Это был большой день в деле Декстер.
Görgü tanıklarının söylediğine göre silahlı birkaç adam ateş açmış ve büyük elçiyi hemen öldürmüşler. По показаниям свидетелей, несколько вооруженных людей открыли огонь, убив на месте посла.
Uzayıp giden bir savcı istismarları listesinde Chicky Hines davası tek bir örnek. Дело Чинки Хайнса - лишь один случай в череде его должностных преступлений.
Uh, uçağın ortasında biri var, kafa üstündeki bagajı açmış. Там в центре салона парень, над ним открыт верхний отсек.
Harvey, bu onun davası. Харви, это его дело.
Sanki kapıyı açmış, gelen kişi tanıdığı biriymiş. Будто бы он открыл дверь, узнал пришедшего.
Biz evlat edinme davası hakkında bilgi edinmeye çalışıyorum. Я пытаюсь раздобыть информацию по делу об удочерению.
Üç plak şirketi adama dava açmış. Три компании звукозаписи предъявили ему иски.
Onun davası direkt bağlantılı. Его случай связан напрямую.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.