Sentence examples of "efendim" in Turkish

<>
Efendim, bir dakikalığına burada durun lütfen. Сэр, постойте здесь минуту, пожалуйста.
Güvenlik sistemleri iki dakika için kapatıldı, efendim. Система охраны отключилась на две минуты, мэм.
Evet efendim, ama altına ihtiyacım var. Да, господин, но нужно золото.
Bu çok cazip bir teklif efendim. Это очень интересное предложение, сер.
Savaş sanatı ve askeri taktikler konularında uzmanım, efendim. Я знаю искусство войны, военную тактику, сир.
Angelo ve Christian öldü, efendim. Анджело и Кристиан мертвы, сэр.
Efendim, Beyaz Saray bu resmi yayınlamış. Мэм, Белый дом опубликовал эту фотографию.
Üzgünüm, efendim, at çoktan satılmış. Простите, господин, лошадь уже продали.
Ama efendim, orası kendisinin buluşları, çizimleri ve deneyleriyle dolu. Но, сэр, здесь столько изобретений, чертежей. Данных экспериментов.
Efendim teknik olarak, avucunuzu, kendi avucu içinde tutuyordu. Фактически, мэм, ваша ладонь была в его руке.
Hayır, efendim, ama teknolojisi bizden çok ileri. Нет, Сэр, но это очень развитая технология.
Biraz Fransızca efendim, ama daha çok iğne işi ve nasıl faydalı olabileceğimi. Немного французскому, мэм, но большей частью вышиванию и навыкам быть полезной.
Efendim, kanal manevra yapmak için çok dar. Сэр, канал слишком узкий, чтобы разворачиваться.
Efendim, korkarım çörek masrafı kısıntılarınız makul olmakla beraber, bir hayli acımasız bulundu. Сэр, я боюсь, ваши меры по сокращению количества пончиков оказались чересчур драконовскими.
Bayan Maric haklı bir soru sordu efendim. Мисс Марич задала верный вопрос, сэр.
Yüzüme tekmeyi bas, ben de "Emredersin, efendim" mi diyeyim? Ударь меня по лицу, а я скажу "Да, сэр?"
Çalışma odasında üç adet mikrofon bulduk, efendim. Мы нашли три микрофона в кабинете, сэр.
Efendim, mekik havaya uçtu ve bağlantımızı kopardı. Сэр, челнок взорвался и мы потеряли захват.
Ben bir seri katili durdurmaya çalışıyorum efendim. Сэр, я пытаюсь арестовать серийного убийцу.
Saygısızlık etmek istemem efendim ama kendisi daha en başından beri bu yolculuğa sıcak bakmıyordu. При всём уважении, сэр, он вообще не хотел ехать в это турне.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.