Sentence examples of "fırsatı kaçırma" in Turkish

<>
O zaman bu fırsatı kaçırma Victor. Тогда воспользуйтесь этой возможностью, Виктор.
Hiç değilse, bir fırsatı kaçırma fırsatını kaçınmıyorlar. Да. Они никогда не упустят возможность упустить возможность.
Global Sesler'de daha önceden yazıldığı üzere, Kırgızistan'daki kadın dernekleri kız - kaçırma geleneğine karşı son zamanlarda çok aktif durumda. Организации по защите прав женщин в Кыргызстане, как сообщалось в ранее Global Voices, недавно проявили особую активность в борьбе против обычая похищения невест.
Bana onun ölümüne tanık olma fırsatı verecek. Он даст мне возможность увидеть её смерть.
Makalenin yazıldığı yaz aylarının sonlarına doğru, Kriz Dernekleri ve Genç Yaşıt Eğitimi Birliği ('Y - PEER "), neden kız kaçırma geleneğine karşı mücadele edilmesi gerektiğini anlatan kısa skeçler sunarak karşı kampanyalarına devam etti. Позднее тем же летом была написана статья, а Ассоциация кризисных центров и Молодёжная сеть равного обучения "Y - PEER" продолжили кампанию посредством небольших зарисовок о том, почему нужно бороться с похищением невест.
Krallar her fırsatı değerlendirir. Королям предлагается любая возможность.
Kız - kaçırma vakalarının çoğu cezayla sonuçlanmıyor. Большинство похищений остаются безнаказанными.
O fırsatı hayatta kaçırmazsın. Ты не упустишь шанс.
Kız - kaçırma gibi cinsiyet meseleleri, Kırgız toplumunda yorulmaz yurttaşlık eylemleri sayesinde ön plana çıkıyor. Гендерные вопросы, такие как похищение невест, выходят на первый план в обществе Кыргызстана благодаря неутомимому гражданскому активизму.
Bir kaç yıl önce burda çalışma fırsatı buldum ve köklerime geri dönmeye karar verdim. Несколько лет назад, когда подвернулась возможность, я подумал, вернусь к корням.
Güpegündüz zorla adam kaçırma. Похищение среди бела дня.
Şimdi elimizde onları açığa çıkarma fırsatı var. А у тебя есть шанс их выманить.
Çocuk kaçırma çok ciddi bir suçtur. Похищение ребенка - очень серьезное преступление.
Ona söylememek, ona bu fırsatı tanımamak bencilce olur. Лишив её шанса, я поступлю, как эгоист.
Bu adam, istediği şeyleri alabilmek için her şeyi yapmaya hazır buna çocuk kaçırma da dahil. Этот человек пойдёт на всё ради того, что ему нужно, даже на похищение детей.
Bana bu fırsatı verdiğiniz için tekrar teşekkür etmek isterim, Bay Hitchcock. Я хотел еще раз поблагодарить вас за эту возможность, мистер Хичкок.
Çocuk kaçırma konusundan başlayalım! Начнем с похищения ребенка.
İşte sana düşmanından daha iyi olma fırsatı. Это ваш шанс стать лучше вашего врага.
Yani kadınları ilaç vererek kaçırma yöntemine. подмешивать женщинам наркотики и похищать их.
Yıllarca biriyle şu birbirini tamamlayan kostümlerden giymek istiyordum, ve sonunda sen bana bu fırsatı verdin. Я хотела надеть с кем-нибудь парные костюмы годами, и ты наконец-то предоставил мне эту возможность.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.