Sentence examples of "farkında değildim" in Turkish

<>
Her zamanki gibi yine ben kazanıyordum ve farkında değildim. Я, как всегда, выигрываю и не замечаю.
Ona anlat. Uyuyordum, tamam mı? Hayaletle seks yaptığımın farkında değildim. Я была сонная и не знала, что занимаюсь сексом с призраком!
Oh, doktor, siz bana içecek bir şey verene kadar ne kadar susadığımın farkında değildim. Док, я даже не знал насколько хочу пить, пока вы не дали мне стакан.
Bu tip bir hukuk şirketi olduğumuzun farkında değildim. Ben de öyle. Я не думала, что у нас юридическая фирма такого пошиба.
Öyle olsaydı, kesinlikle İnsan Hakları Evrensel Bildirisi altında daha az değerli ülkelerden gelen insanların farkında olmayı başaramazdım. Если бы так все и происходило, я бы не заметила прибывших из стран, в которых Всеобщей декларации прав человека не придают значения.
Sizin gibi zengin değildim, tamam mı? Я не была такой богатой как вы.
Gardiyanlar da bunun farkında. И охрана знает это.
O zaman da ölmeye hazır değildim. Я был не готов умереть тогда...
Bunların birilerine ait olduğunun farkında mısın sen? Ты понимаешь, что это кому-то принадлежит?
En azından ben şişko bir bebek değildim. Зато я не была толстой в детстве.
Senin James'le ve şu ağıyla olan işinin bana ne kadara patladığının farkında mısın sen? Ты хоть понимаешь, чего мне стоила твоя работа с Джеймсом и его сетью?
İtiraf etmeliyim ki senin bunlara ne kadar bulaştığından emin değildim. Признаюсь я не знал, насколько серьёзно вы были увлечены.
Tam olarak en sadık adam olmadığının farkında mısın peki? Ты ведь понимаешь, что он не особо верный?
Soru soracak bir konumda değildim. Я был не состоянии спросить.
Bunun bir bilim adamı olarak kariyerini noktalayacağının farkında mısın? Ты понимаешь, что это конец тебе как ученому?
Tam olarak ben davetli değildim. Я была не совсем гостем.
Söylediklerinin ne kadar saçma olduğunun farkında mısın? Ты представляешь, как это бредово звучит?
Müzik açısından da bir ayrılık içinde değildim. У меня не было и музыкального несходства.
Annemi ve babamı ne kadar utandırdığının farkında mısın? Ты знаешь, как ты опозорила моих родителей?
Sendika üyesi değildim tabi ki, bu yüzden kovuldum. А поскольку я не член профсоюза, меня отослали.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.