Sentence examples of "göz bebekleri" in Turkish

<>
Göz bebekleri ışığa tepki veriyor. Ну, его зрачки реагируют.
Ama göz bebekleri tepki veriyor. Да, но зрачки активны.
Tony Mack, alnın terlemiş, büyümüş göz bebekleri, ne saklıyorsun? Тони Мак, лоб вспотел, зрачки расширились, что вы прячете?
Nick'in göz bebekleri büyümemişti. Зрачки Ника не расширены.
Hollanda Ulusal Arşivi tarafından yüklenen baskılar yıl önceki Japonya'ya bir göz atma imkanı sunuyor. Снимки, загруженные Голландским национальным архивом, предлагают взглянуть на то, какой была жизнь в Японии лет назад:
İnsanlar yalnızca bebekleri istiyorlar. Люди хотят только младенцев.
Sakharov Ödülü'nden sonra, birçok kadın, hastane bahçesinde doktora olan desteklerini kutlama yaparak belirtiyorlardı: Bir mağdur: "Bu bizim unutulmadığımızın, bize yapılanlara dünyanın göz yummadığına bir kanıttır". dedi. "Это означает, что нас не забыли, что мир не закроет глаза на то, что с нами случилось", - поделилась одна пациентка.
Tabii ki, o anneler risk almak istemiyorlar onlar ilk bebekleri olacak, anlıyorsunuz değil mi? Ну, эти мамы просто не хотят рисковать своими детьми и быть первыми, вы понимаете?
Onlar güneşin ultraviyole ışınları yüzünden oluşan deri kanserine ve göz hastalıklarına karşı oldukça duyarlılar. После рождения альбиноса акушерка говорила семье, что ребенок должен быть окружен особой заботой и хорошо питаться.
Bebekleri öldürerek seni de öldürmüş olacaklar. Убив детей, они убивают тебя.
Atina şehir merkezinde, polis güçlerinin göz altına aldığı bir göçmene açıkça uyguladığı aşırı şiddeti gösteren video, Facebook ve Twitter'da sarsıntı yarattı. Интернет - сообщество Греции взволновало выложенное в Facebook и Twitter видео, в котором офицеры полиции открыто избивают задержанного иммигранта в центре Афин. Это произошло в конце января года, пока точное место происшествия не установлено.
Yine bebekleri öldürmeyi mi düşünüyorsun? Снова думаешь об убийстве младенцев?
Tenekenin üstünde göz var, çantada da cihazımız. За этим контейнером не отрываясь смотрят двести глаз.
Daha önce bebekleri kucağıma aldım. Я и раньше держала детей.
Tıpkı göz rengi veya bariton ses gibi. таких как цвет глаз или тембр голоса.
Gogo, bebekleri kurtar! Гого! Спаси детей!
Karısı Dolly ise adeta onun göz bebeğiydi. Жена Долли была усладой для его глаз.
Bebekleri kim dışarı çıkarıyor? Кто будет выносить младенцев?
Göz kapakları düşük, yüzü şişman, boynu kalın. Мешки под глазами, отёчное лицо, толстая шея.
Tüm erkekleri öldürürler. Bebekleri şehir duvarlarından atarlar. - Lütfen. Они убьют всех мужчин, выбросят младенцев за городские ворота.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.