Sentence examples of "günün" in Turkish

<>
Bu günün sonunda istediğiniz miktar tamamen elinizde olacak. Вы получите всю сумму целиком до конца дня.
Hayalinde en parlak günün resmini çizermiş. Bir de en karanlık gecenin. В ее воображении день был ярким, а ночь - темной.
Reis, Bugün senin günün, Bırak ben çaresine bakarım. Большой брат, сегодня твой день, позволь мне разобраться.
Bana son günün ulaşım kayıtlarını ve bir diplomatik çanta getirin lütfen. Достаньте мне журнал поездок за последние дней и почту, пожалуйста.
Günün başında, DEO ana ekranından bazı önemli derecede gizli dosyalara ulaşmışsın. Сегодня ты пытался получить доступ к особо секретным файлам центрального компьютера ДЭО.
Bu senin büyük günün değil, Katie. Это не твой великий день, Кэти.
Ancak günün birinde ellerin büyür ve makineye sıkışır. Но однажды, твоя рука вырастает и застревает.
Günün geri kalanı için izin alın, dedektif. Возьмите выходной на оставшуюся часть дня, детектив.
Bugün senin günün, Dedektif Boyle. Сегодня ваш день, детектив Бойл.
Ve ayrıca bugün senin doğum günün olduğunu duydum. И я слышала что сегодня твой день рождения.
Bu son birkaç günün sizin için ne kadar zor olduğunun farkındayım. Я понимаю, насколько трудными были для вас последние несколько дней.
Her şey yolunda giderse, günün sonunda şirkete sahip olmuş olacağım. Если всё пройдёт хорошо, к концу дня компания станет моей.
Kurul üyelerinin bir kısmı yarının doğum günün olduğunu söylediler. Мне тут говорили что у тебя завтра день рождения.
Frankie, bugün senin günün o yüzden ilk sen karar ver. Фрэнки, это твой день, Поэтому ты получаешь первую фишку.
Birkeşik Krallık'ta albüm, altı günün sonunda 300.000 satarak British Phonographic Industry (BPI )'den platin sertifika aldı. В Соединенном Королевстве альбом был сертифицирован платиновой (BPI) с продажами 300 000 копий после шести дней продажи.
John Bardo'dan günün haber hikayesi. История Джона Бардо новость дня.
Susan, küçük bir kuş bana yakında doğum günün olduğunu söyledi. Сюзан, птичка нашептала мне, у тебя скоро день рождения.
Dale Jakes, senin doğum günün için herhangi bir şey yapmıyorum. Дэйл Джейкс, я не делаю ничего на твой день рождения.
Günün geri kalanını Queens'teki rehin dükkanlarında onu bulana kadar arayarak geçirdim. Остаток дня я потратила на ломбарды Квинса пока не нашла его.
Fakat bu olağanüstü günün sonunda tehlike sona ermekten uzaktı. Но в тот удивительный день опасность еще не исчезла.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.