Sentence examples of "hava almak istedim" in Turkish

<>
Biraz hava almak istedim, uyuyakalmışım. Я хотела подышать воздухом и уснула.
Elsa seni çaldığında onu yakalayıp seni geri almak istedim. Когда Эльза выкрала тебя, я хотел её остановить.
Ya da biraz hava almak için pencereyi açtı. Или он сам открыл окно, чтобы проветрить.
Dürüstçe fikrini almak istedim. Хотела услышать честное мнение.
Sadece hava almak istediğini söylersin. Скажи, хочешь подышать воздухом.
Ben yavaştan almak istedim. Я не хотела спешить.
Üst kata çıkıp hava almak istedi. Он пошел наверх, воздухом подышать.
Tüm el becerisi şeylerini biraz havalı boya, yapay elmas makinesi almak istedim. Так хотелось все спереть, взять немного объёмных красок или машинку для стразов.
Bilmiyorum. Biraz hava almak için bir mazeret olabilir. Но это отличный повод выйти на свежий воздух.
Sevişmek ve taze hava almak için yaşıyor sanki. Она же придерживается диеты свежего воздуха и секса.
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur. Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
Hayır. Şirketim tarifi almak için ne gerekiyorsa yapmak istiyor. Моя компания хочет сделать все, чтобы получить рецепт.
İlk başta sana söylemek istedim. Я хотел сообщить сначала вам.
Yıkımdan Maute örgütü sorumlu tutulsa da ordunun sürekli hava ateşlerinin de büyük etkisi oldu. Ordu bombaları nokta atışı şeklinde attığını söylerken bazı vatandaşlar her yerin bombalandığını söyledi. Несмотря на то, что вина возлагается на группировку "Маут", вооруженные силы также несут ответственность из - за продолжительных атак с воздуха.
Yeni oda da bıraktığım bazı malzemeleri almak için geldim. Я пришел забрать инструменты, оставил их в комнате.
Aklıma takılan bir şey olduğu için sizinle görüşmek istedim. Я попросила Вас о встрече, чтобы кое-что выяснить.
Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu. Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии.
Birisi dükkânı almak istiyor. Кто-то хочет купить магазин.
Ne oldu? O işe birini aldığımı söylemek istedim sana. Я просто хотела сказать тебе, что я выбрала претендента.
Büyükanne, talep derhal yakın hava desteği Bu Fox Üç-Zero olduğunu. Бабушка, это Лиса -0, запрашиваю немедленную поддержку с воздуха.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.