Sentence examples of "istisna dışında" in Turkish

<>
Gördüğün gibi, birkaç istisna dışında bu tehlikeli girişimler karşılığını zamanla verdi. И как видишь, с некоторыми исключениями, все попытки окупились сполна.
Şu istisna dışında çoğunlukla alt kademe teknisyen ve güvenlik elemanları. В основном, техники и охранники, за исключением этого.
Fakat bu sefer, bu popüler Facebook sayfasının ardındaki gençler Yangoon'un dışında kalan Myanmar halkının durumu hakkında daha fazla şey bulmayı umuyor. Однако сейчас тинейджеры, принимающие участие в этом известным Facebook - проекте, планируют узнать больше о положении жителей Мьянмы за пределами Янгона.
Ona bir istisna yapmasını söyle. И попросить её сделать исключение.
Böylece hareket etme özgürlükleri, okuma şansları ve ev dışında işte çalışma olanakları yok edilmekte. В итоге они теряют свободу передвижения, шанс на образование и, в большинстве случаев, право на работу вне дома.
Sürüngenler ve amfibiler, yumurtladıktan sonra nadiren bebekleriyle ilgilenseler de bu güney Afrika boksörü, bir istisna. Рептилии и амфибии редко заботятся о своём потомстве после рождения, но эта южноафриканская лягушка - исключение.
Bu benim kontrolümün dışında. Это вне моего контроля.
Bu işi istiyorsan, bir istisna yapacaksın. Если нужна эта работа, сделаешь исключение.
Seninle çalışmak dışında mı? Кроме работы с тобой?
Ama bir istisna yapabilirim. Но иногда делаю исключения.
Ama ben okul dışında pek konuşan biri değilim. Но не мне говорить от лица моего колледжа.
Bence bir hırsız için istisna kabul eder. Думаю, он сделает исключение для вора.
Philip, Ark dışında araştırma mı yapıyor? Филип проводит своё исследование, вне Центра?
Sizin için bir istisna yapacağım. Я сделаю для вас исключение.
Judson Philadelphia'nın dışında berbat bir mahallede büyüdü. Çok iyi bir okulda okumak için çok çalıştı. Джадсон вырос в ужасном районе возле Филадельфии, выцарапывая себе путь в школе Лиги плюща.
Hepsi istisna olduklarını düşünecek. Каждый хочет быть исключением.
Sakız dışında yeşil bir şeyi ağzıma koyamam ben. Я не ем ничего зелёного, кроме жвачки.
Belki bir istisna yapmaya gönüllü olurdum. Может, я готов сделать исключение.
Büyük baş hayvanların çektikleri acıya yeni bir bakış açısı kazanmak dışında tabii. Ну, кроме того, что начинаешь уважать борцов за права животных?
Evet, ama senin için bir istisna yaparız. Ага, но для тебя мы сделаем исключение.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.