Sentence examples of "kadar" in Turkish with translation "до"

<>
Bir erkeğin ceketi genelde dizine kadar mı iner? Разве мужской пиджак не доходит обычно до колен?
1949'dan 1956'ya kadar "Ivan Vazov" ulusal tiyatrosunda birden fazla oyun da oynadı. С 1949 до 1956 года она выступала на сцене Национального театра Ивана Вазова.
Şüpheli tutuklanıncaya kadar onu bir kenarda tutmayı kabul etmiştin. Вы дали согласие держать его отдельно до ареста подозреваемого.
Kışı geçirmeye yetecek kadar olması lazım tankta. В баке должно хватить до конца зимы.
Hayır, hayır, bayım. Paraya çok ihtiyacınız vardı ve hırsızlık yapacak kadar alçaldınız. Нет, месье, Вы так нуждались в деньгах, что опустились до кражи.
Bugüne kadar canlı kalmanın sebebi de bu zaten. И только поэтому ты жива до сих пор.
Bu tren Wimbledon'a kadar olan tüm istasyonlara uğrar. Этот поезд, идущий до Уимблдона, будет заезжать на все станции.
Daha önce de kızımı evine kadar takip ettiği olmuştu. Он не первый раз преследовал ее до самого дома.
Ayrıca, seni şimdiye kadar yüzüstü bırakmadım, değil mi? Я ведь не подвел тебя до сих пор, верно?
Sen yüze kadar sayacaksın. Ben de aşağıya ineceğim. Ты считай до, а я пойду вниз.
Sammy DiPietro'nun varil içindeki cesedini, onu öldürdükleri yerden saklamaya götürdükleri yere kadar kamyonla senin taşıdığını da biliyorum. И вы были за рулём грузовика, на котором перевозили тело ДиПьетро от места убийства до места захоронения.
Ek depolama alanı, 32 GB'a kadar ek depolama alanını desteklemek üzere sertifikalandırılmış bir microSDHC kart yuvası aracılığıyla sağlanmaktadır. Расширение возможно при помощи слота для карт памяти microSDHC, поддерживаются карты до 32GB.
Mono ses ile 15 fps'de 640 x 480 piksele kadar video kaydı yapabilir. Запись видео осуществляется в разрешении до 640 х 480 пикселей, 15 кадров в секунду с монофоническим звуком.
Sokaklarda buz gibi bir rüzgar eser ve insanı iliklerine kadar dondururdu. и этот леденящий ветер на улицах, что пробирает до костей.
Beni trene kadar bırakmayı teklif etti. Он предложил проводить меня до поезда.
Dün gece birileri yukarı çıkana kadar dayanamamıştır. Кое-кто прошлой ночью не дотерпел до спальни.
Seni ölüme kadar seveceğim hakkında en ufak bir fikrin yok. Ты не представляешь, я же до смерти тебя люблю.
Will Stacks'ın seçilmesini sağlamak ne kadar zor biliyor musun? Знаете, как трудно довезти Уилла Сакса до победы?
Önümüzdeki seneye kadar zam yok ama devam et. Никакого повышения до следующего года, но продолжай.
Ne kadar muhteşem ve huzurlu bir gezegen. До чего величественна и спокойна эта планета.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.