Sentence examples of "konusunda endişe" in Turkish

<>
Kaptan, Borglar konusunda endişe duymamıza gerek yok. Onlardan duymalıyız. Капитан, мы должны бояться не боргов, а их.
Eğer para konusunda endişe ediyorsan, Birkaç aydır işleri ücretsiz yapıyoruz zaten. Если ты переживаешь о деньгах, мы можем работать бесплатно несколько месяцев.
Sıkıcı, yaşlı bir evli çift olma konusunda endişe etmeyeceğim çünkü asla olmayacağız. Я не буду бояться что мы станем старыми и скучными. Этого не случится.
yılı aşkın bir ayrımın ardından Küba ile diplomatik ilişkilerin devamı konusunda ABD Başkanı Barack Obama'nın şaşırtan bildirisi adadaki birçok Kübalı ve uluslararası topluluklar tarafından iyi karşılandı. Эта статья является частью нашей специальной рубрики "Куба - США: новое начало".
Dahası, Bölünebilir Malzeme üzerine gerçekleştirilen Uluslararası Panel'de uzmanların çoğu, bu yeniden işleme sürecinin nükleer silahların yayılmasında bir etkisi olacağından endişe ediyorlar, çünkü Tayvan'ın harcanmış yakıt çubuklarının yeniden işlenmesi sonucu yaklaşık olarak ton plutonyum ortaya çıkacak. Кроме того, ряд экспертов Международной группы по расщепляющимся материалам (МГРМ) обеспокоены тем, что эти процессы переработки могут повлиять на распространение ядерного оружия.
Ancak kızın ve annesinin "uygunsuz" kıyafet açısından uyarılıp uyarılmadığı konusunda sessiz kalıyorlar. Но они умолчали о том, обратили ли именно они внимание девушки и её матери на "неприличный" наряд.
Şirketimizin çalışanları nasıl olur da CEO'nun sağlığı için endişe etmez? Как может сотрудник нашей компании не беспокоиться о здоровье президента?
Neler olacağı konusunda çok farklı bazı görüşler mevcut. Есть противоположные мнения о том, что произойдет.
Edie endişe duymaktan hoşlanmazdı. Иди не любила волноваться.
Hım, güzel, tablolar hakkında konuşuyorsunuz. Lacivert konusunda haklıydın. Говоря о картинах, ты был прав насчет ультрамаринового синего.
Bu korku, endişe ve kaygıdandır. Это страх, беспокойство, опасение.
Claire, Ethan konusunda yalan attığını söyledi. Клэр рассказала про твоё вранье насчет Итана.
Bana endişe Neler O olmamasıdır pıhtılaşma gibi görünüyor. Меня беспокоит то, что кровь не сворачивается.
Açıkçası istihbarat komitesinin Arthur ve onun eylemleri konusunda ciddi şüpheleri var. У комитета по расследованию дурные предчувствия насчёт Артура и его действий.
Kimi endişe ediyorsun ki? О ком ты беспокоишься?
Kapı konusunda da çok özür diliyorum. И мне очень жаль насчет двери.
Bunun için endişe etmene gerek yok, Louis. Тебе не нужно об этом беспокоиться, Луис.
Arkadaş konusunda sadece şaka yapıyordu. Это она пошутила насчет друзей.
Endişe edilmeyecek kadar çok uzakta. Он далеко, не волнуйтесь.
Ve babamın yaşadığı inme konusunda beni suçladı. И выдвинула обвинения вчера ночью насчёт инсульта.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.