Sentence examples of "konusunda uyardı" in Turkish

<>
Ulusal Hava Dairesi, Las Vegas ve civarında ani sel baskınları konusunda uyardı. Национальная метеорологическая служба сообщает, о ливневом паводке в Лас-Вегасе и близлежащих районах.
Kutuyu açmanın büyük ızdıraplara sebep olacağı konusunda uyardı bizi. Она предупредила нас, открытие ящика вызовет огромные страдания.
Gaby, Bree'yi bir polisle çıkmak için kötü bir zaman olduğu konusunda uyardı. Габи предупредила Бри, что сейчас не лучшее время для свиданий с полицейским.
Bay Carson beni grip konusunda uyardı. Мистер Карсон предупредил меня насчет гриппа.
yılı aşkın bir ayrımın ardından Küba ile diplomatik ilişkilerin devamı konusunda ABD Başkanı Barack Obama'nın şaşırtan bildirisi adadaki birçok Kübalı ve uluslararası topluluklar tarafından iyi karşılandı. Эта статья является частью нашей специальной рубрики "Куба - США: новое начало".
Bayan Parks senin geleceğine dair uyardı beni. Мисс Паркс предупредила, что вы придете.
Ancak kızın ve annesinin "uygunsuz" kıyafet açısından uyarılıp uyarılmadığı konusunda sessiz kalıyorlar. Но они умолчали о том, обратили ли именно они внимание девушки и её матери на "неприличный" наряд.
Birisi teröristleri uyardı, Jake. Кто-то предупредил террористов, Джейк.
Neler olacağı konusunda çok farklı bazı görüşler mevcut. Есть противоположные мнения о том, что произойдет.
Prenses beni uyardı, fakat... Принцесса предупреждала меня, но...
Hım, güzel, tablolar hakkında konuşuyorsunuz. Lacivert konusunda haklıydın. Говоря о картинах, ты был прав насчет ультрамаринового синего.
Peter seninle ilgili uyardı beni. Питер предупредил меня о тебе.
Claire, Ethan konusunda yalan attığını söyledi. Клэр рассказала про твоё вранье насчет Итана.
Bizi bir kadın hakkında uyardı. Он предупреждал нас о женщине.
Açıkçası istihbarat komitesinin Arthur ve onun eylemleri konusunda ciddi şüpheleri var. У комитета по расследованию дурные предчувствия насчёт Артура и его действий.
O da beni aynı şekilde uyardı. И он предупредил о том же.
Kapı konusunda da çok özür diliyorum. И мне очень жаль насчет двери.
Teröristler saldırıdan önce hükümeti uyardı mı diyorsun. Предполагаете, что террористы предупредили правительство заранее.
Arkadaş konusunda sadece şaka yapıyordu. Это она пошутила насчет друзей.
Sayid beni senin hakkında uyardı. Саид предупредил меня насчет тебя.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.