Sentence examples of "kurban etmeye" in Turkish

<>
Evet, Reis Jorgensen tanrıları mutlu etmek ve onurlandırmak için hayatını kurban etmeye hazır mısın? Итак, ярл Йоргенсен, вы готовы пожертвовать собой, чтобы порадовать и почтить богов?
Paganların taze kan kurban etmeye ihtiyaçları olduğunu söyledi. Он говорил о необходимости язычников свежей крови жертвы.
Yargıç Randall'ı masum kurban olarak göstermek için her şeyi yapacaklar. Они сделают все, чтобы представить судью Рэндалла невинной жертвой.
Bir silahla intihar etmeye kalkmıştım. Я пытался сделать это пистолетом.
Kurban, bir çeşit kura ile seçilirdi. Во время пира жертва выбиралась по жребию.
Sadece Ezra'ya yardim etmeye çalisiyoruz. Мы просто пытались помочь Эзре.
Kurban erkek, 5 boy, kilo iri kıyım bir adam. Жертва - мужчина, рост см, вес кг. Довольно крупный.
Sadece diğer Seraf'ı bulmak istiyoruz ki hepinizin bedenindeki kutsal metni tercüme etmeye yardım edebilelim. Мы лишь хотим найти другого Серафима, чтобы перевести священные письмена на ваших телах.
Ve sizin yargınızın aksine burada kurban durumunda olan o. И несмотря на ваши суждения, она здесь жертва.
Bu adamlara yardım etmeye çalıştım. Konu hakkında hiçbir şey... Я просто помогала ребятам Я ничего не знаю о...
Refah içinde bakireler mi kurban edecek? Приношение в жертву девственниц на пособии?
Test etmeye başlayabiliriz ama kültürler büyümeden ölmüş olur. Но пока будет готов посев, он умрет.
Tamamen farklı bir kurban. Совершенно другой тип жертвы.
Sence örtbas mı etmeye çalışıyorlar? Думаешь, это просто прикрытие?
Kurban, cam sürgülü kapının üstüne düşmüştü. Bu yüzden de her yer kan olmuştu. Жертва, падая, разбила раздвижную стеклянную дверь, так что кровь была повсюду.
Şimdi gidip bir yerde dua edin ve burada tövbe etmeye başlayın. Ты пришёл сюда и молишься, и начинаешь испытывать чувство покаяния.
Kurban profili oluşturmam gerekiyor. Нужно составить профиль жертвы.
Birlikte yolumuza devam etmek yüzleştiğimiz, yaşam tarzımızı yok etmeye ant içmiş kararlı bir düşman tehdidini anlamayla başlar. Движение вместе вперед начинается с понимания угрозы, с которой мы столкнулись. Враг поклялся разрушить наш образ жизни.
Kurban beyaz bir kadındı, yaşlarındaydı. Жертва - белая женщина, лет.
Efendi intihar etmeye çalisiyor! Хозяин пытался убить себя.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.