Sentence examples of "olacağını tahmin" in Turkish

<>
Krizden kaçınmanın tek yolu, bunun olacağını tahmin etmektir dedi. Сказала, что единственный способ избежать кризис - предвидеть его.
Bunun olacağını tahmin edecek kadar zeki birisin. Ты достаточно умна, чтобы ожидать этого.
Bir şey başladığında, genellikle sonunun nasıl olacağını tahmin edemezsiniz. Когда что-то начинается Ты не представляешь, чем это окончится...
Çünkü müziğin bir hafta, bir ay ya da bir yıl sonra ne olacağını tahmin edebiliyorum. Я здесь, чтобы угадать, будет ли музыка играть год, месяц или всего неделю.
Don'un konuşmasına izin verdin, böyle olacağını tahmin etmeliydin. Ты позволил Дону говорить, ты должен был знать.
Böyle olacağını tahmin ettiğim için yanımda dondurma getirmiştim! Я предвидел такое. И взял с собой мороженое.
Kocasına biraz daha zaman vermek istiyoruz, bu yüzden biraz gecikme olacağını tahmin ediyoruz. Мы хотим дать ему провести немного времени с ней. Так что предвидится небольшая отсрочка.
En sonunda kafasına dank ettiğindeyse, neler olacağını tahmin bile edemiyorum. И когда это добьёт её я не знаю, что случится.
Tanrım! ile $ 100,000 arasında bir fiyatı olacağını tahmin ediyorum. Я полагаю, её цена от восьмидесяти до ста тысяч долларов.
Dur tahmin edeyim, Marge mı? Позволь мне угадать? С Мардж?
Birisine sadece dakikaya orada olacağını söylersin ama evden daha yeni çıkmışsındır ve aslında zamanında orada olamayacaksındır. Когда вы говорите кому - нибудь по телефону, что будете через пять минут, хотя знаете, что только что вышли из дома и точно не появитесь в ближайшее время;)
Kaosun sonucu asla tahmin edilemez. Последствия хаоса никогда нельзя предугадать.
Belki de neler olacağını görmen için bir kaç beklemen gerekir. Может нужно подождать пару часов и посмотреть, что будет.
Zor olan ne yapacağınızı tahmin etmekti. Сложно угадать, что будет дальше.
Yolculuğun sarsıntılı olacağını söylediniz sanıyordum. Hiç mi? Вы же говорили, что будет трясти.
Doğru tahmin etsem doğru der miydin? Ты скажешь, если я угадаю?
Çocukluğundan beri, ilerde ailemizden biri olacağını söylüyordu. Ещё в юности собирался стать членом нашей семьи.
Bay Leland, tahmin edeceğin gibi, çok huzursuz. Мистер Леланд, как ты можешь догадаться, недоволен.
Aynı zamanda ne olacağını da biliyormuş. Он также знал, что произойдет.
O zaman tahmin etmen için önünde günün var. Отлично, у тебя есть дней попытаться понять.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.