Sentence examples of "ondan nefret ediyordun" in Turkish

<>
Ama ondan nefret ediyordun. Но вы её ненавидели.
Bahçeyle uğraşmaktan nefret ediyordun. Ты же ненавидела садоводство.
O pis bir sapık ve ben ondan nefret ediyorum. Он извращенец и псих, и я ненавижу его.
Herkes ondan nefret ediyordu ve o da avuç, avuç hap yutarak karavanında saklanıyordu. На площадке ее все ненавидели, И затем она пряталась в трейлере глотая таблетки.
Ondan nefret etmiyorum, açık fikirli olmaya çalışıyorum. Я его не ненавижу. Я пытаюсь здраво мыслить.
Artık daha fazla yapmak istemediklerinde, ondan nefret etmeye başlarlar. Когда оно перестаёт его слушаться, он начинает ненавидеть его.
Ondan nefret ediyorum, değiştirmeyi düşünüyorum. Я ненавижу своё имя. Хочу поменять.
Ondan nefret ediyordum ama o bana karşı hep kibar davranıyordu. Я ненавидела его, но он был добр ко мне.
Neden ondan nefret ediyorsun, Astrid? Почему ты ее ненавидишь, Астрид?
Ondan nefret ediyorum. Adından da. Ненавижу парня, ненавижу имя.
Rehberler ondan nefret ediyor ve diğer çocuklar da onu acımasızca eziyorlarmış. Вожатые не выносили его, а другие дети издевались над ним.
Neden bahsediyorsun? Ondan nefret eden sendin. Что ты несёшь, сама её ненавидела.
Ondan nefret ediyor muydum? Ненавидела ли я ее?
Ve bunun için ondan nefret ediyorsun, çocuğunu çaldığı için. И вы его ненавидите за это, за кражу ребёнка.
Yani kaybeden taraf ondan nefret edebilir. Так что проигравшая сторона ненавидела его.
O adamın bana yaptıklarından dolayı ondan nefret ettim. Bu yüzden ben de boka sarmış yaşındakilerin yaptığını yaptım. Я ненавидел его за то, что он со мной сделал, поэтому ударился во вся тяжкие.
Şimdi ondan nefret etmek için bir nedenin var. Теперь у тебя точно есть причина его ненавидеть.
Ben ondan nefret ediyorum, o da benden. Peki ne var bu konuda konuşacak? Я ненавижу её, и она ненавидит меня, о чём тут ещё говорить?
Onu seviyor mu yoksa ondan nefret mi ediyor olduğu hakkında hiçbir fikri yok. Он не знает, что ему делать: любить её, ненавидеть её.
Hayır görünüşe göre ondan nefret eden ve partisini bozmak isteyen biri var. Нет, ясно, кто-то сильно её ненавидит и испортил ей вечеринку.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.