Sentence examples of "silahlı bir" in Turkish

<>
Yanında hep silahlı bir görevli olacak ama. Но у вас постоянно будет вооруженное сопровождение.
Silahlı bir katil, çemberin dönmesini sürdürüyor. Головорез с пистолетом заставляет это колесо крутиться.
Silahlı bir şüpheli Riviera'nın güneyindeki kanalizasyon doğru gidiyor. Подозреваемый вооружен, направляется к югу от Ривьеры.
Her bir sivilin konutunda silahlı bir adamımız bulunuyor. На каждый гражданский дом по одному вооруженному человеку.
Nişanlım, Alicia, Chicago polisi ve silahlı bir adam arasında çıkan çatışmada öldürüldü. Моя невеста, Алисия, погибла в перестрелке между чикагскими копами и вооруженным преступником.
Yukarıda silahlı bir adam var. Там наверху человек с оружием.
Silahlı bir adamın ateş ettiğini söyledi. Он сказал, парень с пистолетом.
Silahlı bir zanlı. Arka kapı zorlanmış. Kötülük gayeli bir saldırı. Вооружённый преступник ворвался через заднюю дверь, покушение на изнасилование.
Wood ve Dick birkaç ay önce silahlı bir kavgaya giriştiler. У Вуда с Диком случилась перестрелка, пару месяцев назад.
Açık bir çıkış yapmanız gerekiyorsa düşmanınızla aranıza bir elektrik trafosu koymanız silahlı bir çatışma olmayacağını garantilemenizi sağlar. Если вам надо освободить проезд, трансформаторная будка между вами и вашим противником поможет вам избежать перестрелки.
Hayır, silahlı bir soyguncu arıyorum. Нет, я ищу вооруженного грабителя.
Bazen silahlı bir koruma ile yolculuk eder bazen etmez. Иногда он ездит с охраной, а иногда без.
Etrafında silahlı bir sürü kişi var. Не ты один тут с оружием.
Nükleer silahlı bir Radek. Радек с ядерным арсеналом?
Silahlı bir kadın var. Тут женщина с оружием.
Ve silahlı bir motorcu tarafından öldürüldü. А потом его убил вооруженный мотоциклист.
Güvenlik, Köprüye silahlı bir ekip gönderin. Охрана, пришлите на мостик вооруженный наряд.
Paul içeride. Silahlı bir kadın var. И там же женщина с пистолетом.
Ne bir fırtına, ne Adalet Bakanlığı ne de silahlı bir zenci buna el değebilir. Тут ни ураган, ни министерство юстиции, ни ниггер с пушкой тебя не обчистит.
Ne tuhaf, silahlı bir kadın. Как эксцентрично: дама с оружием.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.