Sentence examples of "soğuk hava" in Turkish

<>
Bu gece soğuk hava ve yağış bekleniyor. Сегодня вечером ожидаются грозовая облачность и ливень.
Değişiklik olsun diye ben de biraz soğuk hava yapabilirim. А мне бы немного холода для разнообразия не помешало.
Güney Amerika'dan sıcak, Grönland'dan soğuk hava akımı. Теплый воздух из Южной Америки. Холодный из Гренландии.
Onun çalışmasını soğuk hava deposuna koymayı planlıyorlardı bu yüzden de tohumlarını geri almak için laboratuvara gitti. Они собираются заморозить его работу, поэтому он пошел в лабораторию, чтобы взять свои семена.
Soğuk hava emme sistemi görüyorum. Nitrojen karıştırıcılı T4 turbo motor var. Вижу воздухозаборник, систему подачи закиси азота и турбокомпрессор, Доминик.
Ormandaki bu koyu desenler yerin altından, soğuk hava geldiğine işaret ediyor. Темные пятна в лесу - это места выхода холодного воздуха из-под земли.
Rose oranın ilçedeki soğuk hava deposu olduğunu söylüyor. Роза сказала, что это здание окружного хранилища.
Süpermarketin arkasındaki soğuk hava deposunda. В холодном складе. Сзади супермаркета.
Hava soğuk, su çok sıcak. Воздух холодный, водичка просто кипяток.
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur. Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
Soğuk Savaş biteli on yıl oldu. Холодная война лет, как закончилась.
Yıkımdan Maute örgütü sorumlu tutulsa da ordunun sürekli hava ateşlerinin de büyük etkisi oldu. Ordu bombaları nokta atışı şeklinde attığını söylerken bazı vatandaşlar her yerin bombalandığını söyledi. Несмотря на то, что вина возлагается на группировку "Маут", вооруженные силы также несут ответственность из - за продолжительных атак с воздуха.
Yanlış alarmlar için çok soğuk. Для ложной тревоги слишком холодно.
Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu. Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии.
Nefes almıyor, teni soğuk. Она не дышит. Кожа холодная.
Büyükanne, talep derhal yakın hava desteği Bu Fox Üç-Zero olduğunu. Бабушка, это Лиса -0, запрашиваю немедленную поддержку с воздуха.
Buzdolabının en soğuk bölgesi gövde kısmıdır. Весь холод находится в корпусе холодильника.
Bunlar hava desteği çağırmak için, anlaşıldı mı? Это для вызова поддержки с воздуха, понимаешь?
Bu gece kanepede uyumak için hava çok soğuk. Слишком холодно, чтобы спать на диване сегодня.
Helena'nın hava kuvveti sana söylendiği gibi müthiş olmanın yakınında bile değil. Воздушные силы Елены ни капли не страшны, как ты говорил.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.