Sentence examples of "tehlikeye atan" in Turkish

<>
Bizi tehlikeye atan şey, Tom'a olan âşkın. Это твоя любовь к Тому подвергает нас опасности.
Ve karanlığı tehlikeye atan bir yolculuğa çıkmışız. И мы на пути что пугает темнотой.
Krallığımızı kurtarmak için canını tehlikeye atan bir prens ve onun en cesur askerleri. Это принц, который прибыл спасти королевство. И самые смелые солдаты всего королевства.
Kocanı tehlikeye atan şey büyülü dünyadan. Ему грозит опасность из магического мира.
Onu tehlikeye atan sendin. Ты подверг ее опасности!
İlk yağmur ve şiddetli rüzgar kendini gösterdiğinde insanlar hala ahşap panellerine çekiçle vuruyor, market alışverişlerini yapıyor, Facebook'ta canlı yayın başlatıyor ve hayatlarını tehdit eden gelgite tanık olmak için kendilerini tehlikeye atıyorlardı. Первые ливни и порывы ветра уже достигли островов, и люди продолжали заколачивать свои окна деревянными досками, совершать последние пробежки в супермаркет, вести трансляции в Facebook и рисковать жизнью, чтобы стать свидетелями смертоносного величия огромных волн и прилива.
Carpathia'ya adımını ilk atan adamın adı Patrick Baxter idi. Первого человека который высадился на Карпатии звали Патрик Бэкстер.
Geri kalan bizleri tehlikeye atıyorsun. Ты всех нас подвергаешь опасности.
Görünüş bakımından belki bir çapulcuya benzeyebilirim, Ama aslında altın gibi bir kalbim vardır, hiç durmadan atan. Я знаю что выгляжу неважно, но у меня золотое сердце, которое туда сюда, туда сюда.
Burada geçirdiği her saniye hayatını tehlikeye atıyor. Каждую секунду здесь он рискует собственной жизнью.
Çöp gibi bir kenara atan mı? Просто выбрасывает их, как мусор?
Bizi, onu tekrar tehlikeye soktuğuna inanamıyorum. Снова подверг нас, ее такой опасности.
Varoluşunun merkezinde küçücük atan bir kalp var. В центре твоего естества бьётся малюсенькое сердечко.
Onu tehlikeye atar mıydınız, Kardinal Borgia? Вы подвергнете его опасности, Кардинал Борджиа?
Evet, bu kızları zindana atan yalnız biri değil. Kaçakçılığa benziyor. Это не просто одиночка, который хочет закрыть девчонок в темнице.
Kendi hayatını tehlikeye atarak bu teşkilat ve bu ulus için çok önemli şeyler yaptığını. Ты сделала нечто важное для Агентства и для страны, подвергая себя огромному риску.
Sevdiği tek adamı bir kenara fırlatıp atan bencil sürtüğün tekiyim ben. Я эгоистичная шлюха, которая прогнала единственного мужчину, которого любила.
Bir insanın hayatını tehlikeye atması kolay değil özellikle de nedeni iyi bilmiyorsa. Не так просто рисковать жизнью, не понимая, зачем это нужно.
Benimle seks yapmaya can atan bir kadın var. Там женщина которая очень хочет секса со мной.
Ve bir bebeğin hayatını tehlikeye atıyorsun, bunu yaparken... А ты подвергаешь его жизнь опасности, пока ты...
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.