Sentence examples of "teklif ediyor" in Turkish

<>
Prens Albert'ın ziyaretini uzatmasını teklif ediyor. Он предлагает продлить визит принца Альберта.
Bana emri veren adamı ele vermeyi teklif ediyor. Он предложил мне сдать человека, отдавшего приказ.
Yeni ortağım son ortağından ufak bir geri ödeme alabilmen için bir şey teklif ediyor. Мой новый партнер может предложить тебе кое-что, получить немного от твоего прежнего партнера.
Askeri yardımla birlikte, bizi himayesine almayı teklif ediyor. Он предлагает нам военную помощь, и свою защиту.
Geri dönmemi teklif ediyor. Он предлагает мне вернуться.
Sanırım Tanya elmaslarını ödünç vermeyi teklif ediyor. Я думаю, Таня хочет выдвинуть себя...
Bay Fring, olay hakkında herhangi bir bilgisi olana 00 $ ödül teklif ediyor. Мистер Фринг предлагает вознаграждение в, 000 $ за любую информацию об этом деле.
Bu sunucuyu işleten kişi, kazanana büyük bir para ödülü teklif ediyor. Кто бы не запустил его, сервер предлагает победителю большой денежный приз.
Ülkedeki herkes ona dünyaları teklif ediyor. Все в стране предлагают пацану Луну.
Clark Kent bana çıkma mı teklif ediyor? Yani gerçekten çıkmak mı istiyor? Погодите-ка, Кларк Кент приглашает меня на свидание, то есть прямо свидание-свидание?
Louis sana hangi sıklıkla çıkma teklif ediyor? Как часто Луис приглашает тебя на свидания?
Pençe, hareket ediyor. Коготь, он идет.
Bremer iyi bir teklif yapmış olabilir mi? Думаешь, Бремер сделал ему хорошее предложение?
Eh, deprem korkusuna işaret ediyor, sence de öyle değil mi? Ну, это говорит о страхе перед землетрясением, не так ли?
Bana bir banyo bile teklif etmedi. Он даже не предложил мне ванну.
Oprah, bunun yerine bağış yapmamızı tavsiye ediyor. Опра говорит, что щедрое пожертвование лучше всего.
Oraya götürüp gün batımında teklif edeceğim. - Harika! Я отведу её туда и сделаю предложение на закате.
Jake, sonunun seksle biteceğini garanti ediyor. Он гарантирует, что оно закончится сексом.
Sarah'ın öldürülmesinden sonra, Andy balo için teklif etti. Энди пригласил меня на бал, после убийства Сары.
Oren sürekli senden söz ediyor. Орен постоянно говорит о вас.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.