Sentence examples of "umursadığı yok" in Turkish

<>
Çocuğunu kaybetmiş bir kadın var ve beni umursadığı yok. Потому-что мать, которая потеряла ребёнка, игнорирует меня!
O kadının arabasından başka bir şeyi umursadığı yok onun. Его не волнует ничто, кроме машины той женщины.
Kimsenin umursadığı yok ama... Остальным плевать, но...
Dünyadaki hiçbir demokratik ülkede böyle bir sorun yok. Ни в одной демократической стране мира нет таких проблем.
Umursadığı tek şey para. Его волнуют только деньги.
Bir sanat eylemi olarak mükemmel, açıklamaya ihtiyaç yok. Как акт искусства - практически безупречно, не нужны никакие пояснения.
Acaba umursadığı bir şeyler ya da birileri var mı? Интересно, волнует ли его еще что-нибудь или кто-нибудь.
"Affedersiniz, bayım. - Hamilelik denen şeyi hiç yaşamadınız, bu yüzden görüş belirtmeye hakkınız yok". - yaşlarında bir kadın, yaşındaki bir adama. "Простите, но вы никогда не были беременным, так что у вас нет права высказывать свое ценное мнение", - сорокалетняя женщина - летнему мужчине.
Evet, güvenlik şeridi de yok. Да, защитной полосы тоже нет.
Kiralık askerlerin gemisinde bizim araştırma yapan dedektifimiz yok. У нас нет никакого сотрудника на корабле наемников.
Kilisede metal dedektörü yok. В церкви нет металлоискателей.
Televizyon yok, internet yok. Hiç eğlence yok. Ни телевизора, ни интернета - никакого веселья.
En güzeli hiç endişemiz yok. И главное, никаких забот.
Cidden, Ferrari yok mu? Ты серьезно, никакой Феррари?
Ülkedeki tesislerde şu anda boş yatak yok. В государственном учреждении сейчас нет свободных мест.
Ama elimde gazete yok. У меня нет газеты.
Yok yangın, tatbikat var. Никакого пожара, просто тренировка.
Genelev yok, eskortluk yok. Никаких борделей, никаких прогулок.
A planımız bile yok sayılır. У нас основного-то плана нет.
Bu kadar ilginç olanı yok. Нет ничего такого же интересного.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.