Sentence examples of "yüzünden acı" in Turkish

<>
Muhtemelen kazadan dolayı plasentanın ayrılması yüzünden acı çekiyor. У неё отслоение плаценты, вероятно из-за аварии.
Aşırı uyku hapı ve amfetamin kullanımına bağlı uykusuzluk ve sinir boşalması yüzünden acı çekti. Он страдает от бессонницы и нервного тика, от избыточного употребления снотворного и амфетаминов.
Hayatın boyunca yakışıklılığı yüzünden acı çektin ve hâlâ bu konuda takıntılı mısın? Ты страдала из-за его красоты всю жизнь и по-прежнему одержима этой мыслью?
Ben burada oturmuş kanser yüzünden acı çekiyorum ve senin o küçük merdivenlerden çıkman gerekti. Я тут сижу, страдаю от рака, а тебе приходится подниматься по ступенькам.
bazıları da sonuçları yüzünden acı çekiyordu. А другие страдали от их последствий.
İnsanlığa karşı işlenilen bu suçların ekonomik bir gündem yüzünden olduğunu bilerek nasıl sessiz kalınabilir? Как можно молчать, когда знаешь, что эти преступления против человечности совершаются по вине ужаснейшего экономического курса?
Bir insan neden acı çekmeyi seçer anlayamıyorum. Не понимаю, почему люди предпочитают страдать.
Diğer tüm harika özelliklere rağmen, ya da belki onlar yüzünden, Afganlar hep gecikirler. Несмотря на многие прекрасные качества, а, может, и благодаря им, афганцы никогда никуда не приходят вовремя.
Acı, nefret, kıskançlık... Боль, ненависть, зависть...
Ama bunları bile ortamın kötülüğü yüzünden gidip ailemizle izleyemiyoruz. Думаю, что виновата обстановка в кинотеатрах.
Bu güzellik kötüleri hızlı iyileri ise yavaş ve acı bir şekilde öldürür. Эта красавица убивает плохих быстро, а хороших - мучительно и долго.
Yedi yıl önce, Umbrella şirketinin yarattığı virüs yüzünden hayatlarımız sonsuza dek değişti. Семь лет назад наша жизнь круто изменилась благодаря вирусу от корпорации "Амбрелла"
büyük mutluluk ve büyük acı. Много счастья и много страданий.
Onun yüzünden herkesin hayatı değişti. Из-за этого жизнь каждого изменилась.
Bir nebze bile olsun acı ya da heyecan hissetmiyorum. Я давно не чувствую ни боли, ни радости.
Şu tünel yüzünden bana neredeyse kalp krizi geçirtiyordunuz. Из-за вашего туннеля меня чуть инфаркт не хватил.
Bu aşılardan ailene veya herhangi birine bahsedersen aklının alamayacağı kadar acı verici ve yavaş şekilde ölmeni sağlarım. Расскажешь про это родителям, кому угодно, и я позволю тебе умереть медленной и мучительной смертью.
Korkan insanların hastalık yüzünden doktorlarını suçlayıp yaralayıp, hatta öldürdüğünü daha önce de görmüştüm. Испуганные люди винят докторов в своей болезни, и бьют, даже убивают их.
Tüm acı ve dehşet senin için mi yaşandı, ya da yaşatıldı? Неужели вся эта боль и ужас произошли или были устроены ради тебя?
Anlamadığını bir şey yüzünden hemen korkuya kapılıyorsunuz. полностью перепугались из-за того чего не знаете.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.