Sentence examples of "yanlış" in Turkish

<>
Fakat diğerleri bunu yanlış anlamış olabilirler. Но другие могут это неправильно понять.
En baştan beri içimden bir ses bir şeylerin yanlış olduğunu söyleyip duruyordu. Какая-то часть меня с самого начала чувствовала, что что-то не так.
Beyaz şortlu, Ken bebeği saçlarına sahip hoş bir çocukla çıkmanın hiçbir yanı yanlış değil. А что такого плохого в милом парне в белой рубашке и причёской как у Кена?
Ve bir yanlış adım felakete yol açabilir. И один неверный шаг может вызвать катастрофу.
Hiç hastaya yanlış ilaç verdim mi? Я когда-нибудь давала пациентам неправильные медикаменты?
Bu beyefendi yanlış seçim yaptı. Этот джентльмен сделал неправильный выбор.
Yanlış yaptılar ve bu artık kayıtlara geçti. Они ошиблись и теперь это на записи.
Biri bile bile silahını neden yanlış elde tutsun ki? Зачем человек намеренно держит пистолет не в той руке?
Birisinin beyninin yanlış tarafını ameliyat eden cerrah mı? Хирург, который оперировал кому-то не ту сторону?
Geçerli bir düşünce değil, Neil, beni yanlış anlama. Это обоснованная версия, Нил, не пойми меня неверно.
Ayrıca birkaç tane yanlış ofise girdim ilk başta. Ещё я сначала зашёл во множество неверных кабинетов.
Doğru ya da yanlış yoktur. Sadece hareketlerin sonucu vardır. Нет правильного или неправильного, только последствия твоих действий.
Her yaklaşımım yanlış, suni geliyordu. Каждый подход казался неправильным, искусственным.
Doğru ya da yanlış cevaplar yok. Здесь нет правильных и неправильных ответов.
Fakat sonra bu programın yanlış olduğunu fark ettim. Но понял, что эта программа - ошибка.
Bütün kurbanlar bir şeyleri yanlış yaptı, ve cezalandırıldılar. Все жертвы сделали что-то плохое, и их наказали.
İlki bir hologramdı, ardından bir Borg, ve şimdi, yanlış ikiz kardeş. Сперва это была голограмма, затем борг, и теперь - не тот близнец.
Ona inanıyordu sadakatsiz, her ne kadar o sadece yanlış vardı bir mendil. Он посчитал, что она неверна, хотя она просто потеряла носовой платок.
"Bana yanlış bedeni vermiş, anne." Он дал мне неверное тело, мамочка ".
Belki, Roe, burnunu ya da fotoğraf makinesini yanlış yere soktu. Похоже, что Рой сунул свой нос или камеру в неправильное место.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.