Sentence examples of "yok edersek" in Turkish

<>
Özgür iradeyi yok edersek, Suikastçılar'ı da yok etmiş oluruz. Если мы уничтожим свободу воли, мы уничтожим Ассасинов ".
Eğer onları yok edersek, ejderhalar geminin işini bitirir. Если мы выбьем их, драконы смогут добить корабль.
Kutuyu yok edersek oraya geri gönderilme ihtimalini de ortadan kaldırırız. Уничтожив коробку, мы уничтожим любую попытку отправить нас обратно.
Ormanı ne kadar yok edersek edelim kraliçe elinin tek hareketiyle her şeyi yeşertiyor. Сколько бы леса мы ни уничтожали, королева восстанавливает его одним мановением руки.
Yani taşı yok edersek Savitar'dan temelli kurtulur muyuz? Мы разрушим камень, и Савитар исчезнет навсегда.
Dünyadaki hiçbir demokratik ülkede böyle bir sorun yok. Ни в одной демократической стране мира нет таких проблем.
Bu ölüm olayına intihar gibi davranmaya devam edersek, hayat herkes için daha güzel olur. Всем будет гораздо легче, если мы будем продолжать рассматривать эту смерть, как самоубийство.
Bir sanat eylemi olarak mükemmel, açıklamaya ihtiyaç yok. Как акт искусства - практически безупречно, не нужны никакие пояснения.
Eğer Elijah'ın Klaus'u öldürmesine yardım edersek onu bize geri vereceğine söz verdi. Если мы поможем Элайдже убить Клауса, он пообещал вернуть ее нам.
"Affedersiniz, bayım. - Hamilelik denen şeyi hiç yaşamadınız, bu yüzden görüş belirtmeye hakkınız yok". - yaşlarında bir kadın, yaşındaki bir adama. "Простите, но вы никогда не были беременным, так что у вас нет права высказывать свое ценное мнение", - сорокалетняя женщина - летнему мужчине.
Devamlı birlikte olmaya devam edersek yakında bir isklete döneceğim. Я стану как скелет если мы всегда будем вместе.
Evet, güvenlik şeridi de yok. Да, защитной полосы тоже нет.
Onu kontrol edersek, etkili bir şekilde gücü de kontrol edecektik. Если мы будем контролировать ее, мы сможем контролировать эту тварь.
Kiralık askerlerin gemisinde bizim araştırma yapan dedektifimiz yok. У нас нет никакого сотрудника на корабле наемников.
Onu içmeye devam edersek görürüz. если мы продолжим курить это.
Kilisede metal dedektörü yok. В церкви нет металлоискателей.
Bu hızla genişlemeye devam edersek daha da çok lazım olacak. Если продолжим в том же духе, нам понадобится больше.
Televizyon yok, internet yok. Hiç eğlence yok. Ни телевизора, ни интернета - никакого веселья.
Eğer hepimiz başkalarının internet geçmişine bakma dürtümüzü kontrol edersek, Maggie, anladın mı? Если все мы согласимся сопротивляться желанию просмотреть чью-либо интернет-историю - Мэгги, ты слышишь?
En güzeli hiç endişemiz yok. И главное, никаких забот.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.