Exemplos de uso de "gibi davranırdı" em turco

<>
Onu yapabilmek için Ava bize katılır ve kız arkadaşımmış gibi davranırdı. В таких случаях Эва шла с нами и притворялась моей девушкой.
Sebepsiz yere beni döver ve bana köle gibi davranırdı. Бил меня без повода и обходился как с рабом.
Zamanım önemliymiş gibi olurdu. Как будто мое время действительно чего - то стоит.
Bay Drake herkese çok kaba davranırdı. Мистер Дрейк был суров ко всем.
Sosyal medya kullanıcıları, her zaman olduğu gibi Pavlensky'nin sanat eylemleri üzerine verilen uç tepkileri tekrarlayarak övgü dolu yahut tersleyici yorumlarda bulundular. Это всё что угодно - от современного искусства, до античного карнавала (типа, Герострат), но только не политика.
Kral bana karşı hep iyi davranırdı. Король всегда был добр ко мне.
Filistin halkından büyük bir sıcaklık ve destek görüldü ve yol boyunca Iman, Shareef ve DiaaMahmoud gibi projeye paha biçilemez derecede katkıda bulunan arkadaşlar edindim. Люди Палестины оказали много тепла и поддержки этому арт - проекту; на этом пути я приобрела таких друзей как Иман, Шариф и ДиаМахмуд, невероятно много сделавшие для развития моей идеи.
Bana karşı nazik davranırdı. Хорошо ко мне относилась.
Arkadaşı ona katıldığında, giydiği geleneksel elbiseyle arkadaşının renk kattığı günümüze ait elbise arasında bir rekabet varmış gibi görünüyor. Когда к ней присоединяется подруга, это становится похожим на соревнование между её традиционным платьем и современным платьем её напарницы.
Michelle ona her zaman sert davranırdı, her zaman aşağılardı. Мишель всегда была строга с ней, всегда обижала ее.
Grup metro istasyonuna "Hiçbir zaman Yunan olamayacaksınız" gibi faşist sloganlar söyleyerek girdiler. Молодые люди вошли на станцию, выкрикивая фашистские слоганы вроде "Вы никогда не станете греками!".
Bana bir tek yılın o gününde iyi davranırdı. Раз в году он бывал ко мне добр.
ben bu dünyaya Henry gibi adamları korumak için yollanmışım senin gibi adamlardan. Моё предназначение - защищать людей вроде Генри от таких, как вы.
Dedem bana her zaman çok nazik davranırdı. Дедушка всегда был со мной так добр.
Yeniden doğmuş gibi hissediyorum, Lauren. Я словно заново родилась, Лорен.
Hırdavatçı şunun gibi bir şey söyledi: Мужик с хозяйственного сказал что-то вроде:
Harika! Spor araba gibi geliyor. Здорово, это же спортивная машина.
İkinci geminin tasarımının benzerliğini planlı yanaşmamızı düşünürsek gün gibi ortada olduğunu düşündüm. Учитывая аналогичный дизайн второго корабля, расчетное сближение, вывод казался очевидным.
Neredeyse hafif bir uyku gibi. Это похоже на лёгкий сон.
Beyin taraması gibi basit mi? Простых, вроде сканирования мозга?
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.