Exemplos de uso de "ipucu" em turco

<>
Satranç Katili canavarın karnının içinde ipucu vaat etmişti. Шахматный Убийца обещал нам зацепку в брюхе зверя.
Burada bir yerlerde benim için saklanmış bir ipucu olmalı. Там должна где-то быть спрятана подсказка для меня. Должна.
Ama o araba elimizdeki en iyi ipucu. Но эта машина - наша лучшая зацепка.
Tamam, um, sanırım kız arkadaşım benim için bir ipucu bırakmış. Хорошо, так, моя девушка, наверное, оставила здесь ключ.
O sırt çantasında katilin onu neden öldürdüğüyle ilgili bir ipucu olabilir. В рюкзаке может быть ключ к разгадке, почему его убили.
Sokağın karşısındaki restoran sahibinden bir ipucu bulduk. Мы получили наводку от владельца ресторана напротив.
Ancak cesetten elde ettiğimiz en ilginç ipucu kafatasının arkasındaki küçük çatlak. Но именно это маленькое повреждение на затылке дало самую интересную подсказку.
Sana sadece bir ipucu vermeye çalışıyorum. Я лишь стараюсь дать тебе совет.
Üzerlerinde herhangi bir ipucu var mı diye incelesin. Dövmeler, piercingler, deri kesikleri... Пусть проверит нет ли хоть каком-нибудь зацепки, татуировки, пирсинга, порезов кожи.
Babamı bulmak için başka bir ipucu, yol yok mu? Если других зацепок нет, то моего отца не найти?
O yüzden bana masum bir paket verdi. Şüpheleriyle ilgili bir ipucu. Поэтому она передала мне пакет, который явился ключом к разгадке.
Giriş ücreti bir şilin ve bunun karşılığında alacağın tek şey ilk ipucu. Участие стоит шиллинг, и вы получаете только первый ключ к разгадке.
Biri ana biri tâlî olmak üzere iki önerme ve arada ipucu olarak "öyleyse" kullanılıyor. Два предложения, одно главное, второе незначительное, и символ "поэтому" становится подсказкой.
Birkaç ipucu, şüphelilerin listesi ve sanırım tüm davanın cevabı. Несколько подсказок, и подозреваемых и ответ на все расследование.
Bart yaptığı işlerle ilgili tek bir ipucu bile bırakmayacak kadar dikkatliymiş. Барт был слишком осторожен, чтобы оставить следы операций в книгах.
Onu suçsuz çıkarabilecek tek adamın nerede olduğu hakkında bir ipucu buldum... Я нашел зацепку о местонахождении человека, который поможет ее оправдать.
Yani elinde bir ipucu var, Doakes değil. У вас есть подсказка - Но нет Доакса.
Bu akşam rıhtıma gelen bir uyuşturucu sevkiyatıyla ilgili elimde ipucu var. У меня есть зацепка о грузе наркотиков прибывающих на верфь сегодня.
Leslie Knope benim için bir ipucu bırakmış olmalı, hani hazine avcısı oyunundaki gibi. Полагаю, Лесли Ноуп могла оставить здесь какой-то ключ для "Поиска сокровищ".
Ama Morrigan bana bunu verdi. Nadia'nın hastalığıyla ilgili bir ipucu olduğunu söyledi. Но Морриган дала мне это сказав что это ключ к болезни Нади.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.